Herkesin ortaya çıkmasını hiç istemeyeceği gizli bir yüzü var mıydı? Veya asla açığa çıkmasını istemeyeceği sırlar...
Doğrular ve yalanlar...
Saklanılan sırlar, söylenmeyen sözler...
Ölüm ve maskeler...
Herkes yalancı olabilir miydi?
On iki genç lise arkadaşı, hâzin bir olay sonucu bir cam bardağın kırık parçaları gibi ayrı düşmüşlerdi.
Ardından seneler sonra Rüya Koleji'nin 2021 yılı mezuniyet partisinde ortaya çıkan gizemli "R." kişisinin eski dostlara attığı 'Ya intihar değil, cinayetse?' mesajı hepsini derinden etkilemiş ve sarsmıştı.
Bu mümkün müydü?
Altı yıl önce intihar eden lise arkadaşları aslında bir cinayet kurbanı mıydı?
Hepsi bildiklerini ve gördüklerini sorgularken akılda tek bir soru belirdi:
Bu bir tesadüf müydü? Yıllar sonra bu mesajın gelmesi...
Peki, meraklarına yenik düşüp mesajda yazılanlara uyan kişiler suçlu muydu? Ya da kaçanlar masum?
Şimdi ipler kimin elindeydi? Önceden yapılan hatalar, şimdi kimin sonu olacaktı?
Aramızdaki en suçlu, günahkar olan kimdi?
Bir gün ansızın gelen bu mesaj, tüm sırları açıklığa kavuşturmaya, bu düğümü çözmeye yetecek miydi?
^-^
"Sizin hiç arkadaşınız intihar etti mi? Aylar sonra ne idüğü belirsiz bir gizemli kişi çıkıp olayın cinayet, arkadaşınızın kurban olduğunu iddia etti mi? Siz hiç delirdiğinizi hissettiniz mi? Kulağa korkunç geliyor değil mi? Ben tüm bunları yaşadım..." E.K.
"Karımla aynı evin içinde, ayrı ayrı yatacaz öyle mi?" üzerime doğru gelen adımlarıyla birlikte arkaya doğru geriledim. Onunla aynı evde bulunduğum yetmezmiş gibi bir de aynı oda da kalacaktık.
"Tamam sen, bu oda da yat ben başka oda da yatarım." diye başka bir öneri sundum, ama bu öneri mi de reddeceğinden adım kadar emindim.
"Önerini reddediyorum. Sikseler de seninle ayrı odalar da kalmayacaz, bu oda da karım'