Asla bir araya gelemeyecek ve ideolojilerine sırt çeviremeyecek iki asker...
Söz konusu ilkeler olunca, empatiyi, sağduyuyu, hırsı, duygularını bir kenara atan acımasız bir kadın, Masal Sancaktar!
Cehennemin ateşinden doğmuş ve acıdan başka bir şey ekmemiş, geçtiği topraklardan ölüm biçmiş bir adam...
İki asker, farklı bayrak, tek amaç.
VATAN!
Bir savaş, verilen emirler, çekilen acılar ve kana boyanan gelecek...
İmkansızlık içinde imkan arayan ve kendi yolunu bulmaya çalışan duygular, aşkın öğrettiği en güzel lisanı yazdıracak...
Aşk, kapan gibi keskin dişleri olan, tuzak kadar sessiz, sinsi ve gizli duran, yakalananın canını yakmadan bırakmayan, vicdanı, ırkı, dili, dini, ahlakı, ilkesi olmayan bir olgu ve duygu... Ve bu kapana kısılan, düşünceleri, emirleri, duyguları sorgulatan iki genç insan...
Her adımları ayrılığa, olumsuzluğa, gözyaşına ve ölüme dokunan bu iki genç, sizce nasıl bir araya gelecek? Önce vatan diyen yürekleri bu aşkı kabul mu edecek yok mu sayacak?
Kimileri denizlerin aslanı,
Kimileri evladım,
Kimileri Mehmetçik,
Kimileri ise vatan sağolsun der.
Hırçın dalgalı deniz kırmızıyı kucakladı, deniz karmen denizine dönüştü.
"Yemin ederim ki Helen, değil seni yunan askerleri tüm dünya benden almaya kalksın, dalgalarımda boğarım hepsini" Dedi. Yüzbaşı boz.
"Karmen denizi." dedi Yunan kırması çingene Helen.
"Benim karmen denizim, yaseminlerimi sussuz bırakmayan, beni kimsesiz vatansız koymayan karmen denizim."
["𝒟𝒾𝓇𝑒𝓃𝒾𝓈̧ 𝓈𝑒𝓇𝒾𝓈𝒾 - 𝒪𝓃𝑒" ]
.
[Bu kitapta geçen kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup kurgudan ibarettir.]