" Yağmuru sever misin ? " diye sorarken gözleri, gözlerime uzandı. Sessizliğim onu ilgilendirmiyor, sorduğu soruların cevabını bakışımdan alıyordu. Beni tanımıyordu ve ben de onu, peki beni nasıl anlıyordu ?
" Seviyorsun."
Dudağının kenarı minnacık gülümseme için kıvrıldığında oluşan çizgilerin avucuma çizilen yazgıyla denk geldi.
"Küskün bakışlı kadın," diye mırıldandı. Bedenini bedenime eğdiğinde kolları sandalyemin kenarına tutundu. "Susabildiğin kadar sus, kendinden olabildiğince kaç. Seni yakaladığımda ne kaçmana ne de susmana izin vericem ve yemin olsun ki seni seninle bırakmıcam. "
Bu bir yemindi,
Geri dönüşler ise izinsizdi.
~•~
Gökyüzü ve Deniz
"Sevilmek isterken iliklerine kadar sevgisizliği hisseden herkese..."
(...)
"Senin şımarıklıklarını çekecek bir adam değilim."
Sözleri üzerine gözlerim gözlerinde asılı kaldı. Kelimeler zihnimde bir oraya bir buraya kaçışırken hepsini bir araya toplamak oldukça zor olmuştu. Sakin ol Efsan... Kalbimdeki anlamsız ağrıyı görmezlikten geldim. Çenemi havaya dikip ters ters ona baktım. Giydiğim siyah topuklular sayesinde aramızdaki boy farkı bir kafa mesafesi kadarken gerginlikten kuruyan dudaklarımı ıslatıp onunkiler kadar acımasız olan sözlerimi sarf ettim.
"Bende sana şımarıklık yapacak bir kadın değilim."
Yayın tarihi: 12.05.2024