Her şey şafağın söktüğü bir gece, kar tanelerinin Nerkan'ı beyaza boyadığı vakit başladı.
Akasya Dikbayır, o gece vermemesi gereken bir cevap verdi. Böylece bir kırık çerçeve zamanı ikiye ayırdı. Geçmişten bir fotoğraf yarılmış zamandan içeri sızdı.
Kehanet o gece gün yüzüne çıkıp Akasya Dikbayır'ın bedeninde can buldu.
Soğuk, karanlık bir cehennemden bir aşk doğdu.
Teremin'in sesi Kunter Demirbilek'in ellerinde şehri sessizliğe boğdu ve sonunda bir varmış bir varmış ile başlayan masallar sona erip, bir yokmuş yokmuşla karanlığın uyanış vakti başladı.
Biliyorum, bir gün tamamen zihnime gömüleceğim.
Hissediyorum.
Kaburgam acıyor.
Korkuyorum.
Kendi zihnimde ki acıların katili olmaktan korkuyorum.
Yürüyorum.
Kimsesiz Ruhlar Mezarlığına varıyorum...