Kendi dünyasında yaşayan genç bir kız..
BEYAZIN kızı... umutsuz, güzel , hırçın , asil , saf..
Dünyasını kendi yaratan bir çocuk..
SİYAHIN oğlu ...Acımasız , yakışıklı , sinirli , çekici , piskopat..
Beyazın kızı umutsa siyahın oğlu bir o kadar çıkılmaz çukur ..
sevmeyi bilmeyen iki insan birbirine ne verebilir?
ACI , ŞEHVET , AŞK , PARA , UMUT , HAYAT ?
Onlar kendi dünyalarında yaşarken birbirlerine dahil oldular ..
Sessiz çığlıklarını birbirleri için attılar ..
.............................
-Şimdi söyle!
-- NE İSTİYORSUN DEDİM NE?
-İsminin anlamını kaybetmesini istiyorum.
Duyulan tek ses nefes alış verişleriydi. Can alıcı ve bir o kadar davetkar. ne istiyordu benden böyle. Adım anlamını nasıl kaybedebilir? Ben zaten kayıp bir kızım daha ne kadar kaybolabilirim? kendi kendime söylenirken yine o ses tonuyla konuştu.
-Anladın mı küçük kız?
-- Evet anladım
-Bu kadar çabuk anlayacağını ummamıştım.
Yüz hatları ne kadar keskin olsada anlıyordum şarşırmıştı. onun kadar bende ... ne söylemeliyim,ne yapmalıyım ? Bundan sonra söyleyeceğim tek söz hayatımı darmadağın etti !
--Senin ne kadar piskopat kişiliğe sahip olduğunu anladım!!!!!
..............