"Her zerreni istiyorum,"dedi, bedenime yürüyerek. "Seni,bana katmak istiyorum."
"Kat,"dedim, cesurca. Onu istiyordum,hep olduğu gibi. Hep olacağı gibi. Onu her yerde istiyordum ve o benim her yerimdeydi. Aklımda, kalbimde... O,bendi.
Düşündüğüm aksine arkama geçen beden ve hemen ardından bedenimde hissettiğim istek üzerine derince yutkundum. Kalçamın biraz üstünde bana baskı yapan ereksiyonu üzerine gözlerimi yumdum, dayanamadım. Söz konusu o olunca iradesiz biri oluyordum.
"Gözlerini aç ve tam karşındaki aynaya bak,"dedi, nefesini kulağımın arkasına üflediği sırada. Kolumdan tutup olduğum yeri değiştirdi,bununla birlikte gözlerimi aralamak zorunda hissettim.
Küçük bedenimin arkasında onun iri bedeni, yıkılmaz bir dağ gibiydi ve ben,o yıkılmaz dağa sırtımı yaslamıştım. Ona güvenmiştim,hep olacağı gibi.
Siyah saçlarım,iki yana düşmüş az da olsa çıplaklığımı gizlemeye yetmişti. Askıları olmayan beyaz iç çamaşırım, sadeydi lakin bedenimde farklı duruyordu. Galiba... Seksi.
"Bu gece aklını alacağım,"dedi, kulağıma doğru ama gözleri aynada benim gözlerime tutunmuştu.
(Yetişkin içerik ve argo kelimelere yer verilmiştir!🥀)
''Yıllardır beni görmeni bekliyorum.''
Bir eli çıplak sırtımdayken diğer eli bacağımı okşuyordu. Sıcak nefesi dudaklarıma vururken ifadesiz kalmak benim için çok zordu. İçimden yükselen duygularla ona teslim olmak istiyordum.
''Her zaman bir adım arkandaydım. Sadece bir kere... kafanı çevirseydin beni görürdün, Aden.''
Sesindeki muhtaçlık ona hiç yakışmıyordu. Herkes onun gücünden ve ne kadar yenilmez olduğundan bahsederken onun tek istediği bendim. Hem de yıllardır...
Hislerini bilmediğimi ve onu görmediğimi düşünüyordu. Ne kadar yanıldığını ah bir bilse!
''Kokunu özledim.''
Kafası boynuma sokulurken bedenim istemsiz olarak titredi. Ben... daha önce bu hislerle hiç kuşatılmamıştım. Bedenim benden bağımsız hareket ediyordu.
''Devrim...''
Anında işaret parmağıyla dudaklarımın üzerini örttü. ''Şhhh,''
''Bugün benim sıram, Aden Özkan.''
Hem aklımı başımdan alıyor hem de konuşmama izin vermiyordu.
''Seni her gördüğümde yapmak istediğim ilk şey buydu.''
Sırtımdaki elini sıkılaştırırken bacağımdaki elini daireler çizerek belime çıkardı.
''Seni böyle kollarımın arasında sarmak istiyordum.''
Fısıldayarak, ''Sonsuza kadar.'' dedi.
''Devrim, ben...''
''Bir kez daha sözümü kesersen Aden, seni susturma yöntemim dudaklarım olacak.''
Ne!?
Şaşkınlıkla gözlerim açıldı. Kollarının sıcaklığıyla mayışan bedenim gerginleşti.
''Buna daha fazla dayanamıyorum. Sensizlik... beni mahvediyor.''
Sözleriyle darmadağın olmuş bir haldeydim. Onun olmak istiyordum.
Bunu yapamazdım çünkü bizim ailelerimiz düşmandı!
Devrim ne düşündüğümü anlamış olacak ki, ''Siktiğimin düşmanlığı umurumda bile değil, Aden.'' dedi.
Oturduğum masaya heybetli bedeniyle yaklaştı.
''Ben Devrim Soypak, seni kendime alacağım.''
''Öyle ya da böyle!''
''Hazırlan Aden, çok yakında gelinim olacaksın.''