Bu kurguda argo, küfür ve yetişkin içerik barındıran sahneler bulunmaktadır.
■□■□■□■□
"Gökyüzünden düşenler," dedi fısıltılı bir sesle. İkimizin de bakışları gökyüzünde olsa da benim gözlerim konuşması ile birlikte oradan ayrılıp yüzüne düşmüştü. Cümlesine devam etmesi için sessiz kaldım. "Sana ne gibi bir umut vaat ediyor olabilir ki?"
Sessiz bir kıkırtı, sorusunun bitmesini bekler gibi dökülüverdi dudaklarımdan. İçten olmasa da, içinde tonla acı barındırsa da bu ses bakışlarının bana dönmesine sebebiyet verdi. O an, göz göze gelmek o kadar ağır geldi ki bana, bir an sendeleyip yere düşeceğim sandım ama ayakta durabilmeyi başardım. Sarsıldım belki ama düşmedim.
Bu defa o bana bakarken ben gözlerimi gökyüzüne sabitledim. Biraz sessiz kaldım. Açıkçası sessizliğimin sebebi zihnimden geçen kelimeleri belli bir hizaya sokup cümle kuramamamdan kaynaklı değildi. Yalnızca belki gözlerini benden çeker, bana soluklanmam için müsade eder diye sessiz kalmıştım. Bunu yapmadı.
Gözleri benim yüzümde turlarken ben öylece yukarı baktım. Bir umudum vardı. Bu gece dilek dilemek, bu gece onu dilemek istiyordum.
"Seni vaat ediyor olabilir," dedim tıpkı az evvel onun kullandığı ses tonu gibi fısıltıyla.
Tam da o sırada bir yıldız kaydı.
Ve ben bir kez daha onu diledim.
Dudaklarıma bir buse kondururken "seni seviyorum,ama biraz acı cekmen gerekiyor"
Ben iki yıldır acı çekiyorum,bu ne ki? Boxerini çıkarırken onu izliyordum. Bir yere gelince utanman da kalmıyordu bu adamın yanında. Alışık olduğum şeylerdi. Bir adamın sevmediğin halde her zerresini biliyorsanız buna bir bok denmezdi!
Kalın ve damarlı penisini çıkarıp birkaç defa okşadı. Bunu yaparken gözlerimin içine bakıyordu.
"Hazır mısın?"
Hazır mıyım? Ben çocuk doğurmaya hazır değilim. Ben anne olmaya hazır değilim. Lanet olası hapı yanıma almamıştım! Ayrıca aklıma nereden gelebilirdi ki dağ başında kocamla sevişeceğimiz?
Erkekliğini girişime yerleştirirken birden içime itti. "Ahh!" Tırnaklarımı kollarına geçirdim. İçimde hareket etmeye başladı. Bacaklarımı beline doladım, topuklarım kalçalarına değiyordu. Omuzlarına sıkıca tutundum. Terden ıslanmış Saçlarımı gözümün önüne düşerken tek eliyle geriye attı.
"Kartal!"
"Sikeyim! Seni o kadar özlemişim ki!"
"Ahh! Yavaşla!"
"Hayır bebeğim,bu gece sadece benim istediğim olacak"
Omuzlarına tırnaklarımı geçirirken odadaki tek ses tenin,tene çarpma sesleri,ve kısılan sesimden çıkan inlemelerimdi. Sonuna kadar soktuğu aletiyle hayalarının kadınlığıma çarptığını hissedebiliyordum.