Büyünün ortaya çıkışı ve insanların ruhlarındaki kilitleri açması korkunç bir günahla meydana geldi. Gökten usulca süzülüp dört arkadaşı bulan ve bağlılık yeminini eden herkese ölümsüzlük ile Tanrının kudretinden birer parça vaat eden kadim bir kitap. İçinde çözülmeyi bekleyen diller ve sırlar...
Bunun için hayatlarını ortaya koyan dört arkadaş.
Rigel, Alhena, Merga ve Altair.
Sona yaklaşırlarken aralarından biri gerçeklerle yüzleşti.
İhanet ve kurtuluş...
Günah ve bedeli...
Ve var olan hiçbir bedel bu kadar güzel olmamıştı. Günahtan binyıl sonra yıldızsız bir gecede hırçın şimşeklerin söylediği şarkılar eşliğinde, dünyaya gelen Vega bu günahın bedeli olacaktı. İkiz kitap onu bulunca dünyaya gelişi anlam kazanacaktı.
"Gözlerim büyük bir çekim gücüyle onunkilere kilitlendiğinde bir yerlerde abis karanlığın hüküm sürdüğü sular alev almıştı, sanki yaşanacak tüm felaketleri herkes biliyordu fakat kimse durdurmayacaktı. Tanrının oyuna dâhil ettiği beklenmeyen bendim ve bunun farkına o gözlere dokunduğum an varmıştım. Bu bir savaş değildi, bu sessiz bir kabullenişti."
Gerçek ailem kurgusu!!!
Hep iyi kız tarafından okuduk hikayeleri. Kız iyi niyetiyle yaklaşır ancak ailesi hep ona karşı kötüdür. Karıştırıldığı kız kaldığı ailede travmalar bırakmıştır ve asla sevilmez. Ana karakter kız da bu önyargıları kırmak için çabalar.
Şimdi hikayeyi biraz tersine çevirsek? Kötü sandığımız o kızın gerçek ailesini bulmasını okusak?
Simay Naz Akgül sandığınız o kötü kız. Bu da onun hikayesi.
🤍
"Yaptığın son şey seni bizden kopardı. Her şeyinle seni kabul etmeye çalıştım ama olmadı! Durmadın, her seferinde daha fazla canımızı yaktın!" diye bağırdı annem. Gerçi artık annem değildi değil mi?
"Ben kısasa kısas yaptım hep! Çocukların bana nasıl geldiyse onlara öyle gittim!" Anlamıyordu. Onların yaptıklarına karşı üç maymunu oynuyorlardı.
"Bu yüzden öz kardeşimizi istiyoruz!" Daha fazla izleyici kalmak istemeyen Çınar annemle arama girdiğinde bakışlarım onu buldu. Öz aileme beni kötülemişti değil mi? Bu yüzden rahattı. "Eşyalarını aldın, defol artık evimizden!"
🤍
"Alışkın olmayabilirsin ancak zamanla alışacaksın." dedi arabayı durdurduğunda. Hemen önünde durduğumuz sarı renkli duvarlara sahip evi gösterdi. "Evine hoş geldin kızım."
"Kızım diyorsunuz," dedim evden gözlerimi çekmeden. Ona benim hakkımda hiçbir şey anlatmamışlar mıydı? Nasıl bu kadar içten ve samimiydi bana karşı?
"Başka ne diyeceğim?" dedi şaşkınlıkla. "Kızımsın sen benim."
"Benim hakkımda size anlattıkları şeyleri biliyorum," bakışlarım ona döndüğünde göz göze geldik. "Bana nasıl güveniyorsunuz?"
"Güvenmiyorum." dedi açıkça. "Ancak güvenmek istiyorum. Bu yüzden söylenen her şeye kulak tıkadım ve seni buraya getirdim."