"hangi insan gökyüzünde parlayan şu güzelim yıldızlardan nefret eder abi? gecelerimizi aydınlatıyorlar bir kere." diye mırıldandı yıldızları seyrederken yixing.
hemen saniyesinde karnına dirseğini geçirdiğini gördüğüm manyak şeytan çırpı bacak, gözlerimin onun üzerinde olduğunu ve yüzümdeki hafif gülümsemeyi gördüğü zaman boğazını temizleyip sanki delmeye çalışırcasına gözlerime kilitlendi.
"başkalarının acısını hafife almamalısın." dedi keskin gözlerine uyumlu olan keskin sesiyle. o keskinlik geldi, asla acımaz dediğim yüreğimin tam ortasına battı bir kıymık misali. bilirsiniz kıymıklar miniktir, ama acısı gözlerinizi yaşartabilir. benim kıymığım da öyle yaptı, gözlerimi yaşarttı.
park chanyeol, namıdiğer manyak şeytan çırpı bacak, her zaman yaptığı gibi, yüreğimin varlığını bana hatırlattıktan sonra susmayı tercih etti.