"Kıracağın yere geldiğinde parmak uçlarında yürü, durmayı düşünme, kırmadan yürü..."
"kıyısı yok ömrün, cesareti yok yaprakların son bahara,
"bir sokak kedisi kadar tekinsiz, gecenin içinde geceye karışmış gibiyim. "
"Sana her ayrıntısını anlatmak isterdim hayatımın, o kadar derinden sevmek, o kadar ruhuna dokunmak. Bana içinden söv ey hayat, öyle geçip karşına bütün gücünle, kasırgalar dolusu küfürlerle hırpalama beni. "
"Biraz sessiz, biraz sakin, bana sövmekten vazgeçmeyeceğini biliyorum ama en azından bana içinden söv."
"Anlamam zannetme, o alfabesi olmayan haykırışlarının her ânını işledin hücrelerime. Her kalp atışım dal çiziği şu yüreğimde."
"Ben sana ne yaptım ki böylesine hunharsın? Doğmak mı oldu tek hatam? Bu kadar ezeceğini bilsem yeminle doğmazdım."
"Kimseleri sevemiyorum senin yüzünden."
"Herkes bir parçamı koparıp götürecek gibi."
"Neden bu kadar sahtesin? Neden bu kadar aşağılık, neden bu kadar ucuz?"
"Benden daha güçsüzsün ve sırf bu yüzden karşımda bütün gücünle duruşun."
"Bana içinden söv hayat, belki başkaları duymazsa sevebilirim birilerini."
Öyle severim ki her anımı anlatırım ona, sabahlara kadar konuşurum, tenine dokunmadan, saçlarını okşamadan, ruhunun derinliklerine dokunur, orada, kuytu bir köşede ölüm kadar sessiz bir uykuya dalarım belki. Hayatım boyunca hiç uyumadığım kadar derin bir uykuya dalarım orada, bütün çıkmaz sokakları, bütün hakaretlerini unuturum.
"Kim bilir, belki seni bile sevebilirim bunca şeyden sonra..."
Not: beğeni ve ilgiye göre devam edeceğim yazmaya. Ayrıca kitap kapağı deneme için olup duruma göre değişiklik yapılabilir. Önerileriniz, yorumlarınız benim için değerlidir uzun bir zaradan sonra tekrar yazmaya başlamak sizlerle birlikte olmak benim için heyecan verici gelin bu heyecana sizde eşlik edin ve beraber bu hikayeyi dolu dolu yaşayalım...
| Yetişkin okular için uygundur,
cinsellik ve argo içerir! |
Terk ettiği nişanlısının mahallesine üç yıl bir ay on dokuz gün sonra tekrar gelen Nalan ne ile karşılaşacak? Her şey bıraktığı gibi mi?
•
"Yalvarırım git Nalan. Benim başıma bela açma! Mahallemden git! yoksa-"
"Yoksa?"
"Zor lan!" dedi yarım ağız bağırarak.
"Hayatımı siktin ulan! görmüyor musun Nalan beni? Yarattığın enkazı görmüyormuş gibi! Nalan senle ben aynı mahalleyi bırak aynı şehirde yaşayamayız!" göz yaşlarımı sildim bedenimin yanında ki iki kolu ve yakınımda ki yüzü her şeyi zorlaştırdı. Kör kütük sarhoştu.
"Neden?" diye sordum acıyla.
"İki yangın beden birleşir.." dedi kendine hatırlatır gibi. Sonra ekledi. "Biz artık beraber yanmayız Nalan. Ya küle döneriz. Yada yakarız!"