"Konuş."
Yutkundum.
Sol elimi yavaşça kaldırmaya başlarken,
Ben.
Ona.
Sözlerimi parmak ucumda taşır gibi dokundum.
"Parmaklarımı adem elmasına değdirdim."
Bir kaç saniye geçti aradan.
"Sonra, yavaşca boynuna kıvrıldı elim. Nabzını ölçtüm parmaklarımla. Elimin altındaki nabız benimdi, bendim."
Şah damarına uyguladığım baskıyla yutkunarak irkildi. Yüzüne bakmasamda gözlerini kapattığına bir şekilde emindim.
"Kendi elimi izlerken ona gülümsedim aptalca. O, nabzını ölçtüğüm adam. Bu eylemim boyunca bana bakmıştı."
Benim organlarım sessizdi, nefeslerim sık.
Durdum.
Olduğum pozisyonu koruyordum. O da benimle anlaşmışçasına aynısı yapıyordu. Bir sesizlik daha takip etti bunu. Sessizliği doldu sessizliğime. Onun yüzüne tam olarak hiç bakamadım. Sadece boynu vardı görüş alanımda. Böyle beklerken kimse geri adımda atmadı. Böyle durup onun yüzündeki ifadesini bilemeyecektim hiç.
Yavaşça göğsünde ki yerimden geriye çekildim.
Bu adam bir kez daha benim için yutkunarak irkildi. Adem elmesına değen parmağım yutkunmasıyla hareket etmişti.
"Nasıl sence?"
Gözlerimi kaldırdım yüzüne. Bu kez onu izliyordum yakından. Güzel yüzü, koyu kahve gözleri,... doğum sancısı yaşayan bir annenin de, tıpkı bebeği gibi yeniden doğumuydu bu.
"Kitabın giriş cümlesi bu."
dedim.
"Garip bir sensizlik yaşadım, yaşıyorum sanki."dedi, "öyle gibi. "
Arkamı dönerken, gülümsedim ve uzaklaştım ondan.
" Öyle mi? " diye seslendi.
Sesindeki anlamlar neydi?
Fısıldadım. Beni duymuyordu sanırım. Duymasınıda, duymamasınıda diliyordum.
"Bu bir masaldı, yazıldı ve yaşandı."
Yaş Farkı İçerir. Dikkat!
Yetişkin içerik uyarısı.
Not; Kitapta +18 sahneler olacaktır, rahatsız olacakların dikkatine. O bölümlere işaret koyarım.
Tutku ve a şk dolu mahalle klasiği .