Nasıl bu tuzağa düştüğümü sorguluyordum. Ufacık bir ayrıntı yüzünden bir avuç aptalın elinde ölecektim.Sinirle dişlerimi sıktım.Gözlerimi siyah bir kumaş parçasıyla bağlamışlardı.Silah patladı. Ama acı hissetmemiştim.Ölüm böyle bir şey miydi yoksa? Bir el ateşin ardından 3 el ateş daha edilmesiyle ölmediğimi fark ettim. Birisi bana yardım ediyordu. Ama anlamadığım şey bulunduğum konum itibariyle yakından atış yapılamazdı, en az 350 metre mesafede atış yapılması gerekir. Bu da bir keskin nişancı için bile fazla.Neredeyse imkansız. Gözümdeki kumaş parçasını çözen soğuk eller irkilmeme sebep oldu. Kumaş parçası çözüldüğünde karşımda gördüğüm 1 çift mavi gözdü. Şaşkınlığım kat ve kat artmıştı. Karşımdaki bizim timin üniformasını giymiş bir kızdı..