Yüzü kandan gözükmüyordu. "Aptal." dedim. "Aptalsın!" Güldü yine. Bu durumda hâlâ nasıl gülebiliyordu? "Sana verdiğim sözü bir daha tutmamazlık yapmam Derin." Sesi boğuk çıkmıştı. "Seni asla bırakmam." "Değdi mi peki onca yaşananlara?" "Belki de hayır. Ama şu an yanımdasın değil mi?" Kafasını kucağıma alıp gözlerinin içine baktım. Bana o hatırladığım gözlerle bakıyordu. Aşkla, özlemle... "Bu oyun bittiğine göre, şimdi bana istediğim şeyi ver." dedi öksürerek. Bu haline gülmeden edemedim. Hâlâ istediklerini alma derdindeydi ve ben ona istediği her şeyi vermeye hazırdım. Ellerimle saçlarını okşayıp kanlı dudaklarını öptüm. Ve suratını buruşturucağını bildiğim halde o cümleyi söyledim. Sana aşığım öküzcük...