Aziz Augustinus'a göre yeryüzünde ve göklerde var olan her varlığı, her ilişkiyi ve her kurumu iki tanıma indirgeyerek çözümlemek mümkündür.
İlki Tanrı'ya boyun eğilen, eşitliğin ve sevginin hüküm sürdüğü bir Kudüs'tür; ikincisi ise tahakküm içgüdüsüne boyun eğilen, günahın ve yasaklı olanın hüküm sürdüğü bir Babil'dir.
Bu yüzdendir ki, Babil kaç kez alevler içinde kalıp da küle dönüşürse dönüşsün; her zaman içimizde bir kıvılcım olarak saklanıp tutuşacağı günü bekler.
Aşk da intikam da, bu kıvılcım için her zaman iyi birer bahanedir.