Gecenin zifiri karanlığında ilerliyordum. Dolunay gökyüzünde bir saat gibi asılı kalmıştı. Rüzgarın güçlü kolları, saçlarımı uçuşturuyor ve altında olduğum incir ağacının yapraklarını başımdan aşağıya döküyordu. Acıdan kavrulan bedenim geçmişimde ezilen ruhum ile aynı arbedeyi yaşıyordu. Yüzümün sağ tarafını aydınlatan sokak lambasının üzerinde ki minik serçeye ilişti gözlerim. Esiye dair hatıralar zihnimde belirdi. Kalbimin derinlerinde saklanan gerçek gün yüzüne çıkmaya başladı. Bu sefer gelecek geçmişin üzerine devrildi. 🌑All Rights Reserved
1 part