İlk olarak şarkılarını dinlemem ile başlamıştı her şey.
Sesi, yavaş yavaş etkisi altına almaya başlamıştı beni ve ben buna karşı koyamıyordum. Koymakta istemiyordum zaten.
Asıl olay, onun konserine gitmem ile başlamıştı.
O, gerçekten ünlü bir şarkıcıydı. Ben ise, sıradan bir kızdım.
O, Türkiye'de sevilen ve şarkıları büyük bir zevkle dinlenen Yaşar'dı. Ben ise Simru'ydum. Sadece Simru.
Kumral saçlarımın onu bu kadar etkisi altına alacağını hiç Tahmin edemezdim ve o şarkının bana yazılacağını da.
O benim sesine Hayran Olduğum, sevdiğim adamdı.
Ben ise onun Kumralı.
Hikayemiz hayran kurgu türündedir.
Yaşar ve Simru benim uzun zamandır yazmak istediğim fakat gereken yazma isteğini ve ilhamı bulamadığım bir çiftimdi. Fakat şimdi dedim hazır ilham gelmişken ve fikirler aklıma üşüşmüşken yazayım.
Umarım keyifle okur ve dinlersiniz.
Bu arada araştırmalarım sonucunda, Yaşar'ın şu anda 50'li yaşlarında olduğunu gördüm fakat bu benim için engel değil. Biliyorsunuz ki, hayran kurguda sınır Ancak ve ancak biz oluyoruz O yüzden Yaşar'ın şu anda 50'li yaşlarında olması benim için hiçbir engel teşkil etmiyor.
Zaten hikaye 90'larda geçiyor.
Yazar Medine'den tüm okurlarına kucak dolusu sevgiler.