there is a light that never goes out | sterek [b×b]
21 parts Ongoing TEEN WOLF/STEREK FANFICTION
Geride bıraktıkları bir yılda, garip olarak adlandırılabilecek çok fazla olay yaşanmıştı. Burası Beacon Hills'ti sonuçta. Her an bir ağacın arkasından dağ aslanı ---aslında kurt olan bir dağ aslanı ama yetkililerin bunu bilmemesi gerekiyordu--- çıkabilirdi. Beacon Hills lisesinin belki de tek gösterişli parçası olan lakros sahasında beyaz elbisesinin içindeki kızıl saçlı bir kız ---bu Lydia Martin'di--- ısırılabilirdi. Baktığınız her köşe başında bir kan lekesi, bir avuç üvezağacı külü ya da her an parçalanmaya hazır mavi bir jip görebilirdiniz. Beacon Hills tuhaflıklar kasabasıydı.
Ama Stiles, bu tuhaf kasabada doğup büyümüş olsa da bazı tuhaflıkları hâlâ anlamlandıramıyordu. Hadi ama, dürüst olalım, kurtadamlar anlaşılabilirdi değil mi? Genetik mutasyon ---ya da benzeri her ne varsa Stiles bunu kabul edecekti. Beacon Hills'te anlaşılması imkansız olan tek bir gerçek tuhaflık varsa o da Derek Hale'di ---tuhafların en tuhafı, geçimsiz, suratsız, iletişimi yumruklarıyla kuran, kaştan ibaret yüzü insanlığa bir meydan okumaymış gibi yakışıklı olan Derek Hale. Tuhaf olan o'ydu.
Bir de Stiles'ın onu görünce hızlanan kalbi.
____
Derek Hale her zamanki sıradan tuhaflığından farklı bir tuhaflığa büründüğünde Stiles paranoyaklaşmaya başlar. Yaklaşan bir tehlike mi vardır? Neden Derek onları kendinden uzaklaştırıyordur? Hayır, Stiles adamı çok iyi tanıdığı için değil, Derek'in önceliklerini bildiği için böyle düşünüyordu. Ve bilmediği bir şeyler döndüğüne emindi. Derek bir şeyler saklıyordu.
Ama Stiles gün sonunda çözmeye çalıştığı bulmacanın kendi kalbi ve Derek'in gözleri arasındaki yeni bir probleme dönüşeceğini bilmiyordu. Berbat, değil mi?
____
başlangıç 020724