Gece klübün den çıktığımızda gözlerimin belli belirsiz olan ışık dan dolaylı ne kadar yorulduğunu sokağın kapkaranlık olan yönüne çevirdiğimde anladım. İkimizde alkol almıştık ve arabalarımız otopark da kalmıştı. Sorun değildi evim buradan yakındı. Bir an önce yarın olmasını istiyordum, baş ağrısı ve mide bulantısı beni deli ediyordu. Arka cebine koyduğum telefonuma mesaj gelince elimi Jungkook'un cebinden çıkarıp telefonuma baktım. Birbirine girmiş yazıyı seçemiyordum. Telefonu yüzüme daha çok yakınlaştırdığımda Jungkook merakla ekrana baktı. "40günlük bir maceraya hazır mısın?" Jungkook dışından mırıldanarak söylemişti. Fazla umursamadan Bakışlarını yürüdüğümüz yola çevirdi. Çok durgundu düşünceli gözüküyordu. Acaba bir sorun mu olmuştu? Partide baya enerjisi yüksekti. Gelen mesajı anlamak için içinden tekrar etmiştim. Evet ya da hayır seçeneği vardı. "Hah!Yine güzel bir şaka daha." Elimi evet tuşuna götürüp tereddütte kalmadan tıkladım. En fazla ne ola bilirdi? Sanırım en fazla dolandırıcılara para giderdi. Ağustos ayının sonuna doğru geliyorduk ve artık geceler serin olmaya başlamıştı. Elimi tekrar sıcak olan cebe geri koydum.All Rights Reserved
1 part