Yeterince şeytanın peşinden gidersem onun gibi olabilir miyim?
Kader çizginizi değiştiremeyeceğinizi söylerler, tıpkı kişiliğiniz gibi. Vera, doğduğundan beri koca bir kaosun içinde mücadele veriyordu. Büyük yuvarlak masanın etrafında geniş ailesiyle otururken tüm gözler ona dönerdi çünkü bu ailenin farklı olanı 'o'ydu. Kimse farklılıkları sevmezdi.
Onun suçu değildi, bu kaderin suçuydu. Ait olmadığı bir yerde, ruhu göğün semalarında dolaşırken beklenmedik bir fırtına ortaya çıkmış ve hiç bulunmaması gereken bir yere sürüklenmiş gibiydi.
Suç örgütü bir aile; duygusuz yüzler, korkusuz gözler, titremeyen eller ve hiç ailesine benzemeyen bir kız narin bir kalp, kırılgan bir ruh, ilerlemesi beklenen kanlı bir yol.
Öğrenecek mi? Ölecek mi?
"Sevilmek isterken iliklerine kadar sevgisizliği hisseden herkese..."
(...)
"Senin şımarıklıklarını çekecek bir adam değilim."
Sözleri üzerine gözlerim gözlerinde asılı kaldı. Kelimeler zihnimde bir oraya bir buraya kaçışırken hepsini bir araya toplamak oldukça zor olmuştu. Sakin ol Efsan... Kalbimdeki anlamsız ağrıyı görmezlikten geldim. Çenemi havaya dikip ters ters ona baktım. Giydiğim siyah topuklular sayesinde aramızdaki boy farkı bir kafa mesafesi kadarken gerginlikten kuruyan dudaklarımı ıslatıp onunkiler kadar acımasız olan sözlerimi sarf ettim.
"Bende sana şımarıklık yapacak bir kadın değilim."
Yayın tarihi: 12.05.2024