Savaş ve Barış
  • Reads 7,704
  • Votes 195
  • Parts 92
  • Reads 7,704
  • Votes 195
  • Parts 92
Complete, First published Mar 13, 2021
I. Cilt

Savaş ve Barış, "klasik" dendiğinde akla gelen ilk kitaplardan. Na­poléon'un Rusya'yı işgalini anlatan dev bir savaş romanı, aynı zamanda bir Rusya panoraması. 1800'lerin ortalarında Rusya'nın içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik koşullar, kentlerde, köy ve kasabalarda, büyük çiftliklerde sürdürülen hayat, dönemin önde gelen kişilikleri, saray yaşamı, özellikle üst sınıf ustaca çiziliyor. 

Tolstoy, birinci cildin önsözünde Savaş ve Barış'ı yazarken hissettiklerini, yaptığı zorlu çalışmaları ve romanın geçirdiği aşamaları anlatıyor. Bu metinler, özellikle bu dev romana yazarının gözünden, daha yakından bakma fırsatı verdiği için çok önemli. 

II. Cilt

Tolstoy, bu kitapta anlatılan büyük tarihsel olayların yalnızca imparatorların ya da toplumları yönetenlerin iradeleriyle ortaya çıkamayacağını, bu tür gelişmelerin pek çok nedenlerin bir araya gelmesiyle gerçekleştiğini göz önüne seriyor romanının sonunda. 

Elinizdeki çeviri, Savaş ve Barış'ın, dönemin Maarif Vekaleti'nin Zeki Baştımar'a ısmarladığı, 1943-49 yılları arasında yapılan eksiksiz çevirisi. Zeki Baştımar bu çeviriyi o sırada Bursa'da hapiste olan Nâzım Hikmet'le birlikte yaptığı halde, bilinen siyasi nedenlerle Nâzım'ın adı hiçbir zaman kitapta yer almadı. Bugün bu çeviri Baştımar ailesinin de isteği üzerine iki çevirmen adıyla yayımlanırken, metne, günümüz için eskimiş ve anlaşılması güçleşmiş sözcüklerin yenileştirilmesi dışında dokunmamaya özen gösterildi; sadece ilk baskılardaki Harb ve Sulh yerine, eserin yıllardır alışılmış yeni adı Savaş ve Barış tercih edildi.  

Özgün Adı : Voyna i Mir
Çevirmen : Nâzım Hikmet Ran, Zeki Baştımar
Sayfa Sayısı : 1712
Baskı Bilgileri : 2.Baskı Mart 2012
Public Domain
Table of contents
Sign up to add Savaş ve Barış to your library and receive updates
or
#6tolstoy
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
38 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
Aşk'a Direniş  by Jutenya_
44 parts Ongoing
Heja güzelliği ve cesaretiyle Amed'e nam salmış kadın. Ağir yakışıklılığı ve bastığı yeri titreyișiyle Amed'in saygı duyulan ağası... Kadın çok sevdi ve sevdiği adam için ailesini herkesi karşısına aldı. Adam çok sevdi... Sevdiği kadın için ölüme gider gibi Karadağlı konağına girdi. Tüm olumsuzluklara rağmen ikisi el ele tutușup herkesi arkalarında bırakıp çıktılar. Aradan geçen 3 yıl sonra hüküm verildi. Ağanın soyu devam etmeliydi ve Keje üstünde ki beyaz gelinlikle... Düğünlü davul zurnalı bir şekilde Mirakan konağına giriş yaptı. Heja aklını yitirdi göğsü sıkıştı... Hayır kocası onu seviyordu yapmaz dedi. İnsan gözüyle gördüğüne kalbiyle inanmak istemiyordu. Heja inanmak istemese de her şey bütün gerçekliğiyle ortadaydı. Mirakan konağında acı bir gerçek... Kuma! Bu kitapta Amed'e nam salmış güçlü ve asil kadın Narin Karadağlı var. Ben hem okuyacağım, hem de sevdiğim adamla evleneceğim deyip töreye aşirete baş kaldıran Narin Karadağlı var. Bu kitapta sevdiği adam için herkesi karşısına alıp, ihanete uğrayan Heja Karadağlı... Bir kadının en güçlü isyanı. Bu kitapta sessiz çığlıklarını duyuramayan sevdiği adamın abisine eş giden Berfin Mirakan var. Ve bu kitapta sevdiği kadın için herkesi karşısına alan sabrın sadakatin en güzel hali Ömer Mirza Karahan var. Heja güzelliği cesareti ve asiliği ile Amed'e nam salmış kadın! Ağir yakışıklılığı bastığı yeri titreyişiyle Heja'nın kalbini fethetmiş adam! Hazar Karadağlı sevdanın en güzel tonu... Sevdiğim kız mutlu olsun varsın bensiz nefes alsın diyen genç yağız bir delikanlı. Onun mutluluğuyla bende nefes alırım diyen bir adam. Mirakan konağına düşen bir ateş kuma gelen Keje Mirakan... senin yapamadığını ben yapmaya geldim dedi, karşısında ki kadını yaktığını bilerek. Bastığı yer alev alıyordu. Kurgunun t
You may also like
Slide 1 of 10
1984 cover
VARİSLERİN SAVAŞI cover
GECENİN İZİ cover
🌼PAPATYA 🌼(Düzenlenecektir) cover
Naruto'nun Whatsappı cover
Bilim Kurgu Evreni cover
Aşk'a Direniş  cover
★Kısa hikayeler ve Şiirlerim★ cover
somut rüyalar  cover
Kayıp Veliaht cover

1984

17 parts Complete

İngiliz yazar George Orwell'in 1949 yılında yayımlanan ve kısa sürede kült mertebesine erişmiş eseri 1984, 1949 yılında yayımlanmıştır. Distopya türünde bir roman olan 1984, "Büyük Birader", "Düşünce Polisi", "101 Numaralı Oda", "2+2=5" gibi çeşitli terminolojileri ve kavramları günümüz lugâtına dahil etmiştir. George Orwell kitapları arasında en çok bilinen eserdir. Romanın adı "Avrupa'daki Son Adam" ismiyle yayımlanmak istenmiştir fakat Orwell'ın yayıncısı başarılı bir pazarlama stratejisiyle kitabın adını Bin Dokuz Yüz Seksen Dört olarak değiştirmiştir. Roman, II. Dünya Savaşı'ndan sonra oluşan totaliter rejimlere ağır bir eleştiri niteliğindedir ve romandaki alegoriler ve semboller bu totaliter devletleri işaret etmektedir. Çevirmen: Celal Üster Yayınevi : Can Yayınları İlk Baskı Yılı : 2000 Sayfa Sayısı : 352