"Şeytanın oğlu, meleğin kızına aşık oldu."
Kayıp taş, çember ve cehenemin tüm dengesini bozmaya başlamıştır bile. Artık yedi ölümcül günah normal karşılamaya, şeytanlar ve melekler iç içe yaşamaya, melekler kötülüğe, şeytanlar ise iyiliğe başlamıştır. Değişen tek yer orası değildir, dünya da tamamen rayından çıkmış, yapılan her yanlışta dünyadaki doğal afetler, Tanrıların cezaları ile ikiye katlanmıştır.
Bu iki farklı yaratığın aşkına son noktayı koyan ise, Adem ve Havva'nın günahını işlemek olmuştur. Yedikleri yasak elma sonrası ağacın altında birlikte olmaları, meleğin hamile kalmasıyla katlanamaz bir acıyı yanında getirmiş, çocuğun doğması durumunda herkesin ölümüne yol açmıştır.
Ceza bellidir: Çocuğun mutlak ölümü.
Melek, onu en güvenli yere, Dünya'ya götürmek ister ve en büyük şeytanla iş birliği yapar. Melek ve şeytanın kızının dünyaya gittiği ve izini kaybettiğini öğrenen tanrılar ise meleği ateşte, şeytanı suda öldürmüş, ardından çocuğun bulunmasını emretmiş, bulunmadığı taktirde herkese sonu gelmeyecek acılar çektireceklerine yemin etmiştir.
Onu bulmak için ise Jeon Jungkook gönüllü olmuştur.
Araftan dünyaya indirilen ve büyülerle koruma altına alınan meleğin kızının on sekiz yaşına girmesiyle birlikte büyü ortadan kalkar ve gecenin korkunç gerçeklikleriyle olan bağlantısı kurulur. Onu bulup öldürmek için görevlendirilen Jeon Jungkook, yüzyıllardır beklediği günün gelmesiyle birlikte sonunda dünyaya iner ve kızın peşine düşer. Chaeyoung, hiçbir şeyden haberi olmayan, yaşadığı hayatın bok gibi olduğunu düşünen normal bir genç kızdan başkası değildir. Ama bu bok hayatı iyice sarpa saracaktır.