İnsanların asla yalan söyleyemeyeceği sadece üzerine serptikleri duygularıyla saklayabilecekleri tek şey göz bebeklerinin ardına saklananlardır. Gözlerimin dinmek bilmeyen yangını, sakladıkları, kahkahaları, buruklukları onun kendini içine çekmeyi bekleyen derin maviliğinde; okyanustaki küçücük bir damla gibiydi. Ne zaman o mavi derinlikte kaybolsam adımın anlamı gibi ışık saçardım etrafa ve ne zaman ondan ayrı düşsem, kehribarlarım çıkan her yangının arkasındaki sebep olurdu. İçimdeki durulmayan uçarılığım; kalbimdeki sesi baskılar, etraftaki uğultulara kulak kapatırdı. Bizim hikayemiz; başını olaylardan kaldıramadan bir sonrakine koşan iki polisin hikayesi. O olaylarda; birbirlerine yara açan, aynı yarayı birbirlerine sarılarak saranların hikayesi. Meyra ile Çağan. Biri yangınken, diğeri okyanus olan... Bu biraz da insanların; kendi içindeki esrarengiz, pis ve kirli yanlarını ortaya koyanların hikayesi. Ne de olsa her insan içinde sakladığı duygularıyla birazcık katil değil midir? #1 Asayiş (31.08.21)