Ham madde
  • ЧИТАТЕЛЕЙ 10
  • Всего голосов 4
  • Части 1
  • ЧИТАТЕЛЕЙ 10
  • Всего голосов 4
  • Части 1
Текущие, впервые опубликовано апр. 01, 2021
Herkes topraktan ve camurdan yaratilmistir
Все права защищены

1 часть

Подпишись, чтобы добавить Ham madde в свою библиотеку и получать обновления
или
Руководство по содержанию публикаций
Вам также может понравиться
Masumiyetin Sonu  (La fine dell'innocenza) от Edaxvsp
11 Части Текущие
"Burası... benim evim değil," diye fısıldadım, sesim titrek ve zayıftı. Massimo hafifçe başını bana yaklaştırdı, gözlerini yüzüme sabitleyerek beni inceledi. "İtalya'ya gidene kadar burası senin evin," dedi, sesi yumuşaktı ama arkasında sert bir kesinlik vardı. "Yeni hayatına hoş geldin, piccola mia. (Küçüğüm)" "Evime gitmek istiyorum," dedim, boğazımdaki düğümü bastırarak. Massimo hafifçe gülümsedi ama bu gülümseme eğlenen birinin gülümsemesi değildi. "Aslında seni zaten yanıma alacaktım..." dedi ve başını hafifçe yana eğerek beni süzmeye devam etti. "Ama duymaman gereken şeyleri duydun, Amore mio (Sevgilim). Bu yüzden, her şey benim için daha da kolaylaştı." "Benden ne istiyorsunuz?" dedim, sesim hala titriyordu, en azından konuşabiliyordum. "Size istemeden bir şey mi yaptım? Bakın, özür dilerim. Ne yaptıysam pişmanım. Lütfen... bırakın gideyim." "Gitmeyi artık unut, bella mia (Güzelim.)" Nefesim kesildi. "Bundan sonra burada, benim yanımda olacaksın," diye devam etti. Parmağını hafifçe çeneme dokundurup yüzümü kendisine çevirdi. Gözlerini gözlerime kilitlemişti, kaçmamı istemiyordu. Kaçamayacağımı biliyordu. "Ve yakında..." Gözleri karanlık bir ateş gibi parladı. "İtalya'da, yeni bir başlangıç yapacağız." İtalya... Yeni bir başlangıç mı? Boğazımdaki düğüm daha da sıkılaştı.
AKLIMDA | lades ' yarı texting  от shkazzy
29 Части Текущие
Üzerindeki sırılsıklam kıyafetlerinden akan damlalar parkeyi ıslatırken, "Pes et artık, Belde!" dedi sinirle burun kemerini sıkarak. Forması üzerine yapışmıştı, sıkıca kenetlediği çenesinden üşüdüğünü gayet iyi anlayabiliyordum ama her zamanki gibi inat ederek, bunu belli etmemek için elinden geleni yapıyordu. Elindeki, giymek için aldığı ama bana laf yetiştirmekten giymeyi unuttuğu kot ceketi ıslak olmayan tek şeydi ve biraz daha burada böyle dikilmeye devam ederse hem onu da ıslatıp, hem de hasta olacaktı. Kollarımı göğsümde birleştirip "Pes etmek mi?" dedim alayla. "Ben bu oyun için tavuk kemiğine dokundum be!" Gözlerini devirdi. "Evet, iki yıl önce." Omuzlarımı silktim. "Yine de dokundum o iğrenç şeye," dedim geri adım atmadan. "Hem çok istiyorsan sen pes et." "Asla," dediğinde, başımı sallayıp "Ben de öyle düşünmüştüm," diye mırıldandım. Önümdeki titreyen bedenine bakarken daha fazla dayanamadım. Nefesimi dışarı bırakıp yenilmişlikle yanına yaklaşmaya başladığımda, kaşlarını çatmış, adımlarımı takip ederek ne yaptığımı anlamaya çalışıyordu. Tam önünde durduğumda başımı kaldırıp gözlerinin içine baktım ve kısık bir sesle "Aklımda," diye mırıldanarak ısrarla üzerine giymediği ceketini aşağıdaki parmaklarının arasından çekip aldım. İki yanındaki kollarından birini kavradığımda, soğuktan buz kesen bedeninin kasıldığını anbean hissetmiştim. Umursamadan, "Giy şunu," diye mırıldandım ve sağ kolunu kaldırarak ceketin aynı taraftaki kolundan geçirmeye çalıştım. Ne yapmak üzere olduğumu anladığında, tam dibimdeki bedeninin titrediğini tüm hücrelerimle hissettim. Soğuktan olmadığına yemin edebilirdim. | Kısa hikaye
Вам также может понравиться
Slide 1 of 10
Masumiyetin Sonu  (La fine dell'innocenza) cover
AKLIMDA | lades ' yarı texting  cover
Bileklik  cover
KABA ADAMIM - BXB  cover
Üstü Kalsın |  texting cover
Aslında Demek İstediklerim |texting cover
ankara|texting cover
BEHZAT (Mahalle Kurgusu)  cover
İsterik Fantaziler+++21.     instegram isterik2222 cover
Bil İstedim cover

Masumiyetin Sonu (La fine dell'innocenza)

11 Части Текущие

"Burası... benim evim değil," diye fısıldadım, sesim titrek ve zayıftı. Massimo hafifçe başını bana yaklaştırdı, gözlerini yüzüme sabitleyerek beni inceledi. "İtalya'ya gidene kadar burası senin evin," dedi, sesi yumuşaktı ama arkasında sert bir kesinlik vardı. "Yeni hayatına hoş geldin, piccola mia. (Küçüğüm)" "Evime gitmek istiyorum," dedim, boğazımdaki düğümü bastırarak. Massimo hafifçe gülümsedi ama bu gülümseme eğlenen birinin gülümsemesi değildi. "Aslında seni zaten yanıma alacaktım..." dedi ve başını hafifçe yana eğerek beni süzmeye devam etti. "Ama duymaman gereken şeyleri duydun, Amore mio (Sevgilim). Bu yüzden, her şey benim için daha da kolaylaştı." "Benden ne istiyorsunuz?" dedim, sesim hala titriyordu, en azından konuşabiliyordum. "Size istemeden bir şey mi yaptım? Bakın, özür dilerim. Ne yaptıysam pişmanım. Lütfen... bırakın gideyim." "Gitmeyi artık unut, bella mia (Güzelim.)" Nefesim kesildi. "Bundan sonra burada, benim yanımda olacaksın," diye devam etti. Parmağını hafifçe çeneme dokundurup yüzümü kendisine çevirdi. Gözlerini gözlerime kilitlemişti, kaçmamı istemiyordu. Kaçamayacağımı biliyordu. "Ve yakında..." Gözleri karanlık bir ateş gibi parladı. "İtalya'da, yeni bir başlangıç yapacağız." İtalya... Yeni bir başlangıç mı? Boğazımdaki düğüm daha da sıkılaştı.