"Her şehid bir şiir yazar kanıyla bu topraklarda..
Şiir'i okur merakla ardında kalanlar.
Şehidin kanıyla çizdiği yolun çok az kişi farkındadır,
Çok az kişi anlar O'nun şiirini.."
O, kutlu şiirlerden birini okuyup anlamıştı, önceliği intikam, daha sonra o şiirin gereğini yapmaktı ona düşen. İşte orada başladı yürek savaşı..
İki ses konuşuyor içinde, hangisini dinleyeceğini kestiremiyordu...
İster istemez koca bir yolun eşiğindeydi artık..
Bir besmele çekip geçmeliydi eşiği..
Ama yalnız değildi..
Bir başkasıda intikamı peşinde ve içinde ki savaşlarla gelmişti aynı eşiğe..
Ya birlikte geçecekler, yada muhakkak yolda karşılaşacaklardı.
İntikam aynı, yüreklerindeki sesler aynı, buldukları yol ve güzergahları aynı..
Rüyalarında gördükleri hakikatler, zamanlı zamansız karşılaşmaları ve çeşitli kader tılsımları...
Ve O'nu bekleyen büyük yükler, fedakarlıklar..
Kader hükmünü verdi ve başladı hikaye..
Bismillah..
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı?
Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu.
Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı?
Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi?
"Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu?
"Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu.
Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı?
Bu koskoca bir saçmalıktı!