Daha okuma yazma bilmezken babamla maniler söyleyerek anlaşırdık çoğu zaman. Yazmayı öğrendikten sonra hep akrostiș yazmaya çalıştım, tabi o zamanlar adının bu olduğunu bilmiyordum, haliyle komik şeyler oluşuyordu ve çevredekiler tarafından da ilgi göremeyince kelimelerim köreldi.
Taki aşık olana, Cemal Süreya, Nazım Hikmet, Yılmaz Erdoğan ve daha birçoğunu okuyana kadar. Önceleri kağıt karalardım, şimdi resim yapıyorum kendimce. Umarım duygularınızı seslendirmeyi başarabilmișimdir.
Sevgilerimle..
Ümran Barış Tokgöz
#wattys2015
Bu kitapla bambaşka bir töre hikayesi okuyacaksınız. Bol kahkahalı kimi zaman gözyaşları içinde kimi zaman da öfkeleneceksiniz. Ama bir karakter var ki o sizden biri. Onu seveceğinize emimim.
Ezman okumak için gittiği ve orada kalıp çalışmaya başladığı İngiltere'den Mardine yaz tatiline gittiğinde berdel kararıyla Asmin ile evlenmek zorunda kalır.
Ne Ezman bu zamana kadar izleyip okuduğumuz bir ağa ne de Asmin boynu bükük bir berdel gelinidir. Ezman başta bu evliliği kabullenmek istemez ve Londra'ya kaçma planları yapar. Sizce bunu başarabilecek mi?
Her ikisi de bu kadar alışagelmişin dışında bir karaktere sahipken, evlilikleri ayakta kalabilecek mi?
Ezman Ağa'nın ve Asmin'in berdel hikayesini okumaya, okurken hem gülüp hem ağlamaya var mısınız?