Evim çok uzaktı. Kafamı kaldırıp yıldızlara baktığımda bütün o yorgunluk omuzlarıma çökerdi. Evim, bedenim oradaydı. Çelimsiz belki, ama güçlü bedenim oralarda bir yerlerde kayıptı. Ve ruhum, o ise dünyanın kirinde sıkışıp kalmıştı. "Adalet mi istiyorsun?!" diyen o yılan gözlü kadının sesi kulaklarımdaydı. "Demek adalet diye bağırıyorsun!" "Sana istediğini vereceğim. Seni öyle uzaklara yollayacağım ki benliğini unutacaksın. Zihnin yok olacak. Bedenin seni unutacak. Kimse sesini duymayacak. Ya da yakarışlarını izleyemeyecek! Eğer buna rağmen adaleti sağlayabilirsen, işte o zaman belki sana bir şans verebilirim. Şimdi ebediyen sus, Ophelia."