Hazal karşısındaki keskin çizgilere sahip gür siyah kirpiklerle donatılmış gece kadar karanlık mavi gözlere bakıyor ve gülümsemesini bir an bile soldurmuyordu. Uçları dışarı doğru asi bir şekilde kıvrılmış, uzun, simsiyah dalgalı saçları bugüne özel olarak sol yandan ayrılmaya çalışılmış ve karmakarışık bir şekilde kulaklarının arkasından gizli iki tel tokayla tutturulmuştu. Karşısındaki açık kumral tonlarından kum sarısına kadar ton cetvelini andıran uçlarına doğru yuvarlanan uzun saçlara sahip kızın göz bebeklerine doğru koyu maviden griye dönen ilgi çekici gözleri en çok Levent'i görmekten zevk alırdı. Levent, "İleride seninle evlenmem şart. Başka yolu yok."dedi amcasının ona yaptığı daimi imaları cesur bir şekilde hiçe sayarak. Hazal sekiz yaşında bir çocuğun bu kadar ciddi bir kararı veremeyeceği gibi bir şeyi bir an bile düşünmedi ve heyecanla güldü. "Söz ver!"dedi. "Büyüyünce biz de evleneceğiz!"Levent aldığı tepkiden dolayı sevinerek gülümsediğinde gözleri iyice kısılmıştı. "Söz veriyorum... On sekiz olduğumuzda."dedi ve eğilip kızın pembeleşen yanağını öptüğünde bu o ufak kız için unutulmaz bir anı haline dönüşmüştü. Evlilik dendiğinde gözünde ilk canlanan sahnenin halasının düğünündeki bu aptal dansta söylenen sözler olacağını bilemezdi. Bilseydi... Bu anıyı yaşamamak için elinden geleni yapardı.All Rights Reserved