𝐃𝐁. 'Kendi şansını yaratan şansız bir kadın', Melora Phoenix kendini her zaman böyle tanımlardı. Doğduğu anda büyük bir güç tarafından lanetlendiğinden emindi. Bu güç; mutlu olduğunda, hayatını tepetakla etmekle yükümlüydü. Kardeşini, öz ailesini, koruyucu ailesini, tek sırdaşı olan can dostunu ve daha nicesini kaybetmişti bu yolda. Lanet; onu, sevdiklerinden vuruyordu. Tüm bu yaşadıklarının başka bir açıklaması olamazdı. Şans veya kader ya da Tanrı? Hayatının hiçbir noktasında, onun tarafında olmadı. Kendi kaderini yazdı ve ayağa kalktı. Kendi şansını yarattı ve yükseldi. Tanrı'ya orta parmağını gösterdi ve... kabul etmeliyiz ki bu, işleri biraz kızıştırdı. Son zamanlarda çok fazla sanrılar görmekteydi. Kabuslara alışıktı... Alışmak zorundaydı. Ama şimdi, uyanıkken de peşini bırakmıyorlardı. Her an gerçeklikten soyutlanabilirdi; toplantıda, alışveriş yaparken, yolda yürürken, arabasında seyahat ederken, arkadaşlarının yanında ya da belki de düğününde. Deliriyor muydu yoksa ilaçları yüzünden miydi? Laneti kendini besleyip, işleri farklı bir boyuta mı taşımıştı? Evrenin, Melora için bambaşka planları vardı ya da bir başkasının. Ve bu planlarda bazı fedakarlıklar gerekmekteydi. Geçmişinden kaçamazdı. Onu var eden geçmişini kabullenmeli ve yüzleşmeli, bilmediği kısmıyla. Dikkat et kırmızı başlıklı kız; kötü büyük kurt gözlerini dikmiş, uzaktan, sabırla seni izliyor. Onun küçük oyunlarına kanma. En zayıf noktandan vuracak. Sonraysa, yok oluşunun keyfini sürecek. stephen x melora (fem!oc). © mavipofudukbulut | 2021. cover by @eternityei ♡.