Çaresizlik , biliyorum o kelimenin hissini . İki türlü çaresizlik vardır . Birincisi ; Biri seni dibinde ateş kıvılcımlarıyla büyüyen bir uçurumun başucuna itmiş gibidir . İkincisi ; Ya da sen o uçurumun başucuna kendin gitmişsindir . Ama ikisinin arasında ki tek fark , biri o uçurumun başucunda ki çaresizlik , diğeri o uçurumun başucuna gitmeni çaresizliğidir .
Ne müzik , ne kitaplar . İçinde ki fırtınaları tamamen dindiremez . Bir uçuruma sürüklendiğini görüyorsan yolun başında , zaten geri dönüşü olamazdır .
Ve ben kimin kollarında olursam olayım , o uçuruma adımımı atmış , yürüyor olacağım .
Ne olursa olsun...