Babası evi terk ettikten sonra annesinin fiziksel ve psikolojik şiddetine maruz kalan bir erkek çocuğu. Annesinin bıraktığı izlerle travmalar oluşurken, artık annesin onu aşağılamalarına ve sevdiği kadını, onunla birlikteyken başka kollarda görmeye dayanamaz ve 22 yaşına gelince babasından kalma eski bir silahla kafasına sıkarak İntihar eder. Oğlunun intiharı üzerine polisler tarafından yakalanmak istemeyen anne, olay gününde yasadışı yollarla kazandığı para sayesinde evden kaçmayı başarır. Polisler artık her an ensesindedir...
Polisler gencin intihar mektuplarını okurken çok duygulanırlar. Notlarda annesini ve sevgilisini ne kadar çok sevdiğini, fakat onların onu sevmediği yazmaktadır. Çok sevdiğini ama hiç sevilmediğini anlatan gencin yazıları, olay günü eve varan polislerin yüreğine dokunur...
Siz: Sırf beraber çalıştığımız için bana böyle davranmanıza izin veremem, İlker Bey?
İlker bey: Davranışlarımın sebebi sadece beraber çalışmamız değil Başak hanım.
Siz: Peki ya ne?
Siz: Ne bu haddinizi aşmalarınız?
Siz: Sabrımı zorlamalarınız.
İlker bey: Aklımı sikip attığın için bunların cevapları bende de yok. Buna aşk diyorlar ama çok saçma.
İlker bey: Hiçbir insan, bir insanın iradesini bu kadar sikemez.