Laws Of The Other World
  • MGA BUMASA 9,640
  • Mga Boto 1,273
  • Mga Parte 21
  • MGA BUMASA 9,640
  • Mga Boto 1,273
  • Mga Parte 21
Ongoing, Unang na-publish Apr 20, 2021
Çin BL noveli Laws Of The Other World çevirisidir. Hedefleri bilinmeyen bir göreve gönderilen Zhou Yu'nun zırhlı kurtarma ekibi, hayatlarını görev yerinde kaybeder. Görevin arkasında çok uluslu biyoteknoloji şirketi Juli vardır. Botanikçi küçük kardeşi Zhou Qing'i kurtarmak için Zhou Yu, Juli Şirketi'nin altında çalışmayı kabul eder ve paralel dünya Nibelungen'e gitmeyi kabul eder. Nibelungen'in biyolojik sistemi dünyadan tamamen farklıdır. Bu yerde hayatta kalmak için üç kurala uymak zorunludur.

1. Kural: Korku, avlanmanızın ana sebebidir. Bu yüzden asla korku göstermemelisiniz.
2. Kural: Bir organizma ne kadar güzel olursa, o kadar tehlikeli olur. Onlara yaklaşmayın 
ve güvenmeyin.
3. Kural: S seviyeli organizmalar taklitçidir, insan bedenine bürünebilirler. Düşüncelerinizi anlarlar ve sizi nasıl ikna etmeleri gerektiğini bilirler. Onların duyguları ve sevgileri olmadığını unutmayın. Hiçbir insan onlar için istisna değildir, hepsi avdır.

Son olarak; Hepinizin Nibelungen'de ölmeden mutlu bir şekilde yaşayabilmesini dileriz. 
Görev başlasın.

Yazar: Jiao Tang Dong Gua
Bölüm Sayısı: 108 + 15 Ekstra
İngilizce Çeviri: Bitter Coffee Translations
Türkçe Çeviri: OceanWind
All Rights Reserved
Sign up to add Laws Of The Other World to your library and receive updates
o
#90world
Mga Alituntunin ng Nilalaman
Magugustuhan mo rin ang
GECENİN İZİ ni hisssizyazar
43 Parte Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
Magugustuhan mo rin ang
Slide 1 of 10
GECENİN İZİ cover
GÖNÜL KİRASI  cover
ENDA • Gerçek Ailem cover
Güneş Tutulması  | Yarı texting  cover
gay seks hikayeleri  cover
Dilerim Ki | Gerçek Ailem cover
MAZHAROĞULLARI cover
GÜNCE | Gerçek Ailem cover
mianhe cover
 PAPATYA (Gerçek Aile) cover

GECENİN İZİ

43 Parte Ongoing

Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....