Annem babamdan boşandıktan sonra yeni bir şehire taşınmıştık. Yeni okul, yeni arkadaşlıklar, yeni ortamlar...
Her şey çok güzel gidiyordu. Altı kişiden oluşan arkadaş grubunun son üyesiydim. Hatta hoşlandığım biri bile vardı...
"Bakın ne diyeceğim, bu hafta sonu beraber şu terk edilmiş eve gidelim mi?"
"Delirdin mi sen? Asla gitmem ben oraya."
"Hadi çocuklar korkmayın hem bize de eğlence çıkar. Aksiyon yaşarız falan..."
"Bana uyar, en sevdiğim aktivitedir korku."
"Bana da uyar bu sayede hayatımıza bir aksiyon olur."
"Anlaştık o zaman bu gece gidiyoruz."
Biralar, yiyecekler, içecekler her şey hazırlanmıştı. Hem korkacaklardı, hem eğleneceklerdi.
Fakat bilmedileri bir şey vardı. O terk edilmiş ev hepsinin sonu olacaktı. Özellikle de Lara'nın...
....
'O gece... Aslında o gece... Ben kurtulmadım doktor hanım. Ruhum orada öldü, duygularım öldü."
"Nasıl?"
"Siz hiç ölüm ile kendinizi çok yakın hissettiniz mi? İliklerinize kadar öleceğinizi hissettiniz mi?"
"Hayır."
"Ben hissettim aslında öldüm de. Sadece bedenim oradan kurtuldu geriye kalan her şeyim o evde tek gece içerisinde yok oldu."
NOT: Karanlık Sırlar'a başrol konuğu olan Lara'nın hayatını anlatıyordur. Kısa korku kitabıdır fazlasını aramayın.
Yıllar önce başlayan bir ayrılık hikayesi.
Daha doğduğu gün ölüm emri verilen bir kız.
Sırlarla dolu bir hayat.
Nefret duyulan bir beden ve sevgiye muhtaç bir kalp.
Yıllardır dedeleri tarafından kadınlara karşı bir nefretle büyüyen dört abi ve bir kardeş .
Kız çocuklarını bir utanç kaynağı olarak gören bir baba.
Yıllardır öldüğünü bildiği kızı için içi yanan bir anne.
Ve ailenin değerini bilen masum bir kız.
Peki sizce bu sekiz kişi onca engele rağmen aile ola bilecek mi?
"Aşiretmiş " sırf kız çocuğu olarak doğduğu için bilinmeyen biri tarafından ölüm emri verilen lakin ağasının emrine rağmen bir masuma kıyamayan bir kahya ile başlayan bir gerçek ailem kurgusudur.