Dipsiz bir kuyunun karanlığını anımsatan bakışları gözlerimle buluştuğunda var olan depremleri hissediyordum. Kuyunun içinden bir el, hissetmenin intikamını alırcasına sıkıyordu boğazımı ve parçalara ayrılıyordum. Dağılan parçalarımdan bana kalan ise Safir'di. Ateş sıcağı irislerde ki Safir.