Dostluğun zirvesini hatırlıyorum, arkadaşlarımla eğlendiğimi... sahi ya, uzun zamandır pek eğlenemiyorum. Onları geri mi istiyorum? On yıl sonra bile mi? Olmamalı, istemiyorum. Onları tarihin kirli yapraklarında kaybettim. Onları kaybettiğimi de hatırlıyorum: sadakatsizliğin zirvesini... sahi ya, uzun zamandır pek güvenemiyorum. Bilinç yanıltabilir mi doğruları? Zirvede olduğumu düşündüğüm zaman aslında en dipte miydim? Ancak bunlar olamaz çünkü ben her şeyi hatırlıyorum. Sahi ya, uzun zamandır bu kadar net olmamıştı hiçbir şey. Ama sorunlarımı net görmeyi istememiştim hiçbir zaman, onları bulanık görmeye devam etmek maksadıyla önümde duran defteri bir çırpıda ateşin içine fırlattım. Benim tamamen bir sadakatsizlik hikayesi olan anılarımdan oluşan defter şimdi de bu aç ateşi harlıyor, daha da gürlemesine sebep oluyordu. Sahi ya, şimdi silinmiş miydi geçmişim?