"Onlar benden kahramanların karşısında diz çöküp merhamet dilenen bir adam olarak bahsettiler hep; ilaç katarmışım şaraplarına, büyüleyip hayvana çevirirmişim hızlı giden gemilerin tayfasını, baba evini unutturur, sılaya kavuşmalarına müsaade etmezmişim. Ne demeli? benim gibilere haddini bildirmek o kahramanların en sevdiği vakit geçirme biçimidir; yerlerde sürünüp ağlamazsam gerçek bir hikaye olmazmış gibi. Ama yanılıyorlar,yanılıyorsunuz. Yaptıklarım nefret ya da kinden değil. Ben ilk hatamı,aşkımdan yapmıştım. Ben, Helios'un oğlu, güneşin tanrısı Kirke, hayatım boyunca trajedinin beni bulmasını bekledim ve bulacağından hiç kuşkum yoktu."
Rize'de başlayan, Ankara'ya ve İstanbul'a uzanan bir aşk hikayesi...
Barış Alper Yılmaz ve Yağmur Sönmez
Yağmur daha Barış'ı kimse tanımıyorken sırılsıklam aşık olmuştu ona. Kimseye söylemedi, içinde yaşadı bütün duygularını. Şimdi Barış herkesin gözünpn üzerinde olduğu bir futbolcu; Yağmur kariyer basamaklarını tırmanan genç bir avukat ve yüksek lisans öğrencisi. Rize'de olsalardı her şey daha kolay olurdu...