Hâlâ kolları boynundayken kendini geri çekti. Deniz kokusunu uzun uzadıya ciğerlerine hapsettikten sonra gülümseyerek Kutay'a baktı. Kahveleri adeta parlıyordu, ışığa bile gerek yoktu. Onun gözlerindeki ışık yeterdi. Kutay, sağ avucunu Müjgan'ın kalbinin üstüne koydu. "Benim için bu denli hızlı atan kalbe inanmayıp ne yapacağım?" hayranlıkla Müjgan'a bakıyordu. Onun büyük gözlerinin mutlulukla gülümsediğini gördü. "Ben seni tanıdığımdan beri kendimi ait olması gereken yerde hissediyorum," kalbinin üstündeki parmaklarını çok hafif kıpırdattı. "Burası benim yurdum, meskenim. Ben yurduma ihanet etmem." 22.5.23 *sıcacık ve samimiyet kokan hikaye arayanlara ithafen...
20 parts