Güzeller güzeli Zeynep...
İki adam ve bir kadın.
Afran'ın mutlu olmak istediği tek masal prensesi Zeynep'ti.
Zeynep'in masalında aşık olduğu prens Afran'dı! Lakin masalın iyi adamı Kadir'di... O babası ve sevdikleri tarafından bir kuleye değil Mardin'de bir konağa hapsedildi.
Afran konağın kapılarını kırarak girdi içeri fakat sevdasının Arafı değilde Afran'ı olarak kalmak istedi. Onu bir seçime mecbur bırakmadan arkasını dönüp çıktı.
Kadir sarıp sarmaladı. Adamın kocaman bir yüreği ve yüreğini dolduran küçük bir Zeynep'i vardı.
Afran'a sorsan kavuşamayan bütün masallar Zeynep'ti...
Kadir'e sorsan yürek sızısıydı.
Zaten Zeynep'e soran olmadığı için kimisine göre Leyla, kimisine göre Zin...
Ne olmak istersen diye sordular, o an aklımda sadece Afran'a Zeynep olmak geldi.
Onun tek dileği Afran'a Zeynep olmaktı ya, kaderde Kadir'e eș olmak vardı.
Kavuşamayan tüm sevdalar Zeynep'ti!
Üç ayrı insan. İki farklı din aynı dua... İki adamın Zeynep olan kalbi...
Allah der ki; kimi benden çok seversen onu senden alırım... Ve ekler: "Onsuz yaşayamam" deme, seni onsuz da yaşatırım. Ve mevsim geçer, gölge veren ağaçları dalları kurur, sabrın taşar, canından saydığın yar bile bir gün el olur, aklın şaşar. Dostun düşmana dönüşür, düşman kalkar dost olur, öyle garip bir dünya. Olmaz dediğin ne olursa varsa hepsi olur..." Düşmem" dersin düşersin. "Şaşmam" dersin şaşarsın. En garibi de budur ya "Öldüm" der durur yine de ölmezsin.
Üç kalp yandıkça yanıyordu. Öldük diyorlardı ama ölmüyorlardı.
ZEYNEP KİTABIMIN KURGUSU WATTPADE ŞUANA KADAR HİÇ YAZILMAYAN BİR KURGUDUR. (Ç)ALINTI VEYA TAKLİT EDİLMESİ HALİNDE GEREKLİ HUKUKİ İŞLEMLER YAPILACAKTIR.
Aşiret + gerçek ailem kurgusu. Birçok klişenin toplamından meydana geliyor, istediğimiz de zaten klişeler değil mi?
İrem yaşadığı şehri temsil etmiş ve Muay Thai alanında Avrupa şampiyonu olmuş başarılı bir genç kızdır. Hedefi, Dünya şampiyonası olan ve onu delirterek çalıştıran koçuyla birlikte Türkiye'yi temsilen şampiyon olmak istemektedir. Ailesi, arkadaşları ya da bir başka şeyi hayatında asla öncelik olarak görmeyen, hepsinin eksikliğini iliklerine kadar hisseden lakin burnundan kıl aldırmayan İrem Sevinç, aslında İrem Sevinç değil; Mardin'in en büyük ağası olan Mehmet Mazharoğlu'nun tek kız torunudur.
Mazharoğulları, kızlarının kasten değiştirildiğini öğrendiklerinde deliye dönmüş ve hızla kızlarını aramaya başlamışlardır. Onlara göre kızları hemen onlara koşup, tıpkı onlar gibi özlem giderecektir. Ortadaki tek ve en büyük sorun ise, küçük Mazharoğlu'nun ailesine rağmen hiçbirinin yüzüne bakmamasıdır.
Önyargılı ağabeyler, küçük kardeşler ve bolca kaos. Mizahın sınırlarını aşmaya ve İrem Mazharoğlu'nun kaos dolu hayatına eşlik etmek istiyorsanız, buyurun.