"Can yakmaya gitmedik, sahilde çay içtik. Bana öyle ters bakma ahu gözlü güzel kadın." Eridi, bitti, Ahu artık yaşamıyor. Ahu göçtü, aşkı diyar ellerine. Kalbinden bir tuğla daha düşüp toz hâlini aldı. Yatağına oturdu, kâğıda bakıp gülümsüyordu. Önce küçük sonra kocaman bir gülüş hem kalbine hem de yüzüne yerleşti. Karşılık vermeyi düşünmedi ama bir işaret vermesi gerektiğini biliyordu. Işığı kapatıp aşağıya baktığında Poyraz da başını kaldırmış yukarı bakıyordu. Sırıtarak yatağına zıpladı, telefonunu aldı ve bir şarkı açıp cam kenarına bıraktı.