Gözlerimi açmak istiyordum ancak açamıyordum, vücudumda kelimelerle ifade edemeyeceğim kadar kötü bir ağrı vardı aynı zamanda başım da patlayacakmışcasına zonkluyordu.
Son bir gayretle gözlerimi açmaya zorladım, hafifçe açılan gözlerim bana bulanık bir bakış açısı sunuyordu. Tavandaki beyaz ışığın gözümü almasına tepki olarak hızla gözlerimi kapattım, ellerimle gözlerimi ovuşturup biraz daha açabilmeyi umdum. Tekrar gözlerimi açmayı denediğim zaman biraz daha iyiydim. Etrafa baktım ancak tanıdık bir yerde değildim 'Burası da neresi?' diye geçirdim içimden. Çatılan kaşlarımla etrafa baktım bir süre, nerede olduğumu anlamaya çalıştım. Bulunduğum odada, tavandaki beyaz ışık ve demir bir kapıdan başka bir şey yoktu, ne pencere ne de eşya. Ne kadardır yattığımı bilmediğim zeminden kalkmak için harekete geçtiğimde ağrıyan vücudum kendini hatırlatı ve tepki olarak ağzımdan kaçan keskin bir nefesle, küfüre engel olamadım, sanırım uzun zamandır yerdeydim ve bu yüzden her yerim tutulmuştu.
Ben uyuşmuş bacaklarımla ayağa kalkmaya çalışırken, demir kapının açılma sesini duydum. Büyük bir gıcırtıyla aralanan kapının arkasında gördüğüm kişilerle gözlerim ve ağzım şaşkınlıkla aralandı.
"Kötüler Birliği?"
*Hikaye içerisinde Manga spoiler'ı bolca geçmektedir. Ayrıca orijinal hikaye, olayların akışına göre değişiklik gösterebilir veya fark etmediğim/kaçırdığım detaylar yüzünden farklı lanse edilebilir.*