-roman. Ah sevgili, soluk baharlarına öleyim. Gökyüzündeki kuşlara selam söyleyin, ruhum yanıyor. İçine kaç çağ sığdırdığımı bilmediğim gözyaşlarım dalgalara vuruyor. Uçurumdan atlayan bir kadının aldığı son nefestin, veremedim. Bir papatyanın kırk birinci yaprağı, sevdi mi sevmedi mi? Leylekler haber getirdi, sevmemişsin beni. İblislerim nimetlerini verdi, çok sevmişsin beni. Ah sevgili, soluk baharlarına, sayende öleyim. - Önlerindeki uçurumun altındaki denizdi, kadın gülüşlerinin huzurunu dışa vururken uçtaki papatyaları gözüne kestirdi. Dalgaların hırçınlığı kıyıların canını yakarken yarattığı melodiler huzurun sesiydi. İki papatya, aynı toprak ama biri ruhunu sevgilisine vermiş. "Canım Adam, bu da ne böyle?" Adam adımlarını uçurumun ucuna sürükledi ve dikkat kesildi, sonrasındaysa gülümsedi. "Dik duran, solan sayesinde böylesine güçlü. "Nasıl yani?" Boynu bükük olan papatyayı sevgilisinden ayırıp uçuruma teslim etti, dik duran papatya soldu. "Böyle."All Rights Reserved
1 part