Tren raylarında oturmuş , sessizliği dinliyordum her zamanki gibi. Ancak bu sefer yalnız değildim. Yanımda biri daha vardı... Gerçekten yanımda olan biri...
Beni seven , sayan ve değer veren nadir insanlardan biriydi o. Beni , yeri geldiğinde kahkahalara boğabilen , yeri geldiğinde günlerce ağlatıp depresyona girmemi sağlayabilen ; bana sadece sessizliğiyle birçok şey anlatabilen inanılmaz biriydi. Romanlarda sayfalarca anlatılmasına rağmen sıkılmadan her satırını anlayarak okuduğunuz , o mükemmel karakterdi.
Her mükemmel karakterin hataları olduğu gibi , onun da vardı. Gereğinden fazla büyük , geri dönüşü olmayan ve belki de sonun başlangıcı olan bir hata...
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi.
Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi.
Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi?
İçimden cevapladım, birlikte tırmanacağız tüm merdivenleri.
Mumlar üfledim, dilekler diledim.
Kayan her yıldızda adını sayıkladı dilim.
Ve o bana doğru tek bir adım geldiğinde
Ben hiç gitmesin diye bütün yolları denedim.
🏀
"Doruk?" dedim heyecanla. Bakışları yüzümde oyalanmaya devam ettikçe duramadım yerimde. Bir şey söyleyecekti. Bir şey söylemek için buradaydı. "Kaptın mı formayı?"
"Feza," dedi ve seri adımlarla ona doğru ilerlediğim sırada o da birkaç adım yaklaştı bana. Sadece ismimi söylemişti ama heyecanını yansıtması için bu yeterliydi. Devam etmesini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. "Kaptık formayı."