"İçimdeki ateşin var olmasından nefret ediyorum çünkü onu kontrol edemiyorum. Korkuyorum, dünyayı yok eder diye. Korkuyorum, insanları yok eder diye. Korkuyorum, beni yok eder diye. Onu kontrol etmem gerekiyor. Ateşi, ateşimi..." Dünyada kalbimizin tam ortasını delip geçen birçok şey vardır. Bir tanesi çok sinsidir. İlk başta sana fark ettirmeden vücudunda dolaşır. Kan dolaşımını etkilemeye başlar, rahatsız eder seni. Sonra karnında bir ağrı. Yavaş yavaş kalbine çıkar ve bom! tam ortasını delip geçer. Gerçekler... Gerçekler o kadar her yerdedir ki sen fark etsen de fark etmesen de nefret edersin onlardan. Ağırdır çünkü, sinir bozarlar, kalp kırarlar. Gerçekler mahveder dünyayı. Gerçekler mahveder insanları. Gerçekler mahveder beni. İçimdeki ateşi, içimdeki inanılmaz büyüyü mahveder. Doğduğumuz an takılır bu gerçekler peşimize. Doğduk, ağladık. Bu bir gerçek. Ben doğdum, ağladım ve büyünün ta kendisiyim. İşte bu da bir gerçek.