Aşk tohumları, bir insanın kalbine nasıl yerleşirdi? Nazikçe kapıyı çalıp içeri girmek için izin mi isterdi? Yoksa kural tanımaksızın kapıları kırıp bir anda hayatının ortasında mı belirirdi?
Aşkla arasındaki tek ilişki, onun yeddi ceddine sövmekten ibaret olan Arya; İzmir'de, öğrencilerin yeteneklerine göre ayrıldıkları bir yatılı lisede okumaktadır. Bir gün, öğrenciler arasında bitmek bilmeyen ve artarak büyüyen kavgalar yüzünden okulları kapanma tehlikesi ile karşı karşıya kalır. Ve okul müdürü, tüm okulun dengesini bozacak bir toplu ceza verir. Her gruptan birer öğrenci, karşı gruplardan kişilerle eşleşecek ve kendi alanı konusunda ona yardım edecektir. Sene sonu notları ise tamamen buna bağlıdır.
Arya da; o zamana kadarki tüm düzenini alaşağı edecek iki kişiyle eşleşir. Bu iki kişi, hikayesinin yeni sayfalarındaki birçok soru cümlelerinin öznesi olacaklardır. Hele ki biri, tüm ayarlarıyla oynayacaktır.
Öte yandan Arya; okulun sisteminden ona mesaj atan bir anonim kullanıcı ile mesajlaşmaya başlamıştır. Yeşil İstiridye mahlasıyla mesaj atan kişiye günden güne alışmakta, kim olduğunu merak etmektedir. Dahası, mesajlaştığı kişiyi tanımaya çalıştığı sırada yaşadıkları ve ceza sonucu eşleştiği partnerleri ile içine düştüğü çıkmazlar birbirine girerken, ölümüne nefret ettiği aşk; günden güne ona yaklaşmaktadır.
Peki Arya, aşk kapısına dayanınca ne yapacaktır?
"Aşk o kadar zamansızdır ki kapına geldiğini fark etmezsin bile. Sen istemesen, hatta kaçsan bile bir şey ifade etmez. Bir bakmışsın; o kapattığın kapılar kırılmış, ince ince ördüğün o duvar yıkılmış. Ve aşk seni sarmış..."
🐚🐚🐚
Ritim Sanat Yayınları aracılığıyla kitap oldu.