- throwback -
"Taataaa give it to me baaackkk" diye sahte gözyaşlarımla ağlıyormuş gibi yapıyordum.
"No, This is mine" diye inatlaşıyordu abim.
"Yiiiaaaaa oppa! that's mine! You don't even like the color orange !" hala ağlama numarası yapıyordum.
Şapka aslında onundu gerçekten... o gün abim, annem ve babam birlikte Güney Kore'ye uçmuşlardı. Abimi erkek yurduna yerleştirmek için ve tabiki gitmişkende aile ziyaretleri yapacaklardı.
Bende abimi çok sevdiğim için en azından beni abime hatırlatan, ondan bir parça bende kalmasını istediğim için şapkasını sahiplendim ve sanki benimmiş gibi yapıyordum.
Abim ilk okulunu Kanada'da bitirdi. (Primary School 1-7 grade)
Taehyung 12 yaşında iken annem ve babam karar verip tae'yı Kore'de okumasını istediler. Kore dilini daha iyi öğrenebilmesi ve Kore kültürünü görmesi için.
Yaklaşık 1 1/2 ay Kore'de kalmışlardı annemler. Okul işlemleri falan derken vakit aldı tabiki.
Ben o sıra 10 yaşlarındaydım ve dayımlarda kalmıştım.
Dayımı çok severim. Dayım annem gibi Koreli bize yani kendi kızı suji abime ve bana nasıl chopsticklerle yenildiğini öğretmeye çalışırdı.
"Bunları çubuklarla yerseniz sizi gezdirmeye götüreceğim" derdi hep.
Yengemde bize kıyamıyordu çünkü yiyemiyorduk zor geliyordu.
Yengem de babam gibi kanadalıydı.
Dayım hep gittiğinde bize çatal kaşık verirdi. Bizde hemen yiyip tabaklarımızla dayıma koşup bitirdiğimizi gösterirdik. Oda sözünde durup bizi gezmeye götürdü her defasında. Ki biliyordu bizim çatal kaşıkla yediğimizi.
Abimin evde olmayışı beni çok etkilemişti başlarda. O günden beri hep turuncu şapkayla yatıp kalkardım. Bir zaman sonra alışmıştım artık.
-Throwback end-
By ohhmlk