İNSAN OLMANIN ACZİYETİ
  • Reads 5,146
  • Votes 2,078
  • Parts 47
  • Reads 5,146
  • Votes 2,078
  • Parts 47
Complete, First published Jun 05, 2021
Her şey, hafızası olmayan bir adamın, hiç tanımadığı yabancı bir bedende uyanarak, son derece karmaşık ve bir o kadarda ürkütücü mektubunu almasıyla  başladı.

Kim olduğunu bilmeyen kahramanımız, kendini sürekli farklı bedenlerde uyanarak buluyor. Uyandığı tuhaf ve bir o kadar korkutucu dünyanın karmaşasını, geçmişten gelen mektuplarla çözüyor. Her bedeni için farklı bir mektup ve farklı bir görevle, uyandığı bedenleri bir araya getirerek ekibini kuruyor. Daha sonra kendini aramaya başlıyor. Zaman kavramının çok farklı işlediği tuhaf dünyasında, kendini bulması hiçte kolay olmuyor. Kendine ulaşmak için bedenlerine girdiği insanların ailelerinden, kendisine ulaşma yolunda tehdit oluşturan insanları öldürüyor. Giderek insanlığını kaybettiği bu tuhaf gizem de, gözünü bürüyen kin ve bencillik duygusu, masum olarak uyandığı bu tuhaf dünyadan kurtulma mücadelesi, ruhunun tamamen ölmesine neden oluyor. Uğruna insan olmayı terk ettiği gerçek bedenini bulduğunda   ise olaylar daha da ilginçleşiyor. Kendisinin, bir teknoloji şirketi tarafından kullanılan kobay olduğunu zannediyor, belki de bir esir. Ama çok yanılıyor. 


"Ve şunu unutma ne kadar geriye gidersen git, Robert hep ölüyor".

"Arkandakine dikkat et".

"Robert'ı ******** kurtar".



 
Kapak tasarımı @Wbrunette'ye aittir.
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add İNSAN OLMANIN ACZİYETİ to your library and receive updates
or
#22simülasyon
Content Guidelines
You may also like
Gecenin En Doğusu by Kalemimdenkitabim
67 parts Complete
... "Soğuk, açlık, susuzluk, uykusuzluk, işkenceler.. Aklının alıp alamayacağı her şeyi göğüsleyebilirim. En karmaşık bombaları imha edebilir, en büyük savaşlardan tek bir sıyrık almadan çıkabilirim. Gözümü kırpmadan ölüme bile koşabilirim ama.." dedi ve susup derin bir nefes aldı. "Ama?" dedim hevesle gözlerine bakıp. Nefesini dudaklarıma verip alnını alnıma yasladı yeniden. Ve gözlerini kapattı. "Ama sensizlikle nasıl başa çıkılacağını bir türlü bulamıyorum." dedi ve sağ elimi tutup kalbinin üzerine koydu. Benimkinden farksız bir şekilde, sabırsızca çırpınıyordu güzel kalbi. "Sen olmadığında burada bir şeyler ters gidiyor. Nefes aldırmıyor. Herkesi tek bir emriyle dize getiren Fırtına, kalbine söz geçiremiyor. Çünkü.." dedi ve derin bir nefes daha aldı. Bu aldığı kaçıncı derin nefesti? Neden buna takılmıştım şu an? Hiç mi hiç sırası değildi.. "Çünkü içinde öyle bir kadın var ki.. Öyle masum, öyle güzel, öyle zeki ve.. Ve öyle benim.. Bazen çıldırtan, delirtip çileden çıkaran; boynunu sarıp sarmalayan atkısını, saçlarına değen beresini, yansımasını izleyen aynasını bile kıskandığım.. Öyle bir kadın ki; sevmemek mümkün değil. Öyle bir kadın ki; adını duyan herkese karanlık, bir bana aydınlık.." ... Not: Başlamadan önce Doğu'yu okumak mecburiyetinde değilsiniz. Gecenin En Doğusu'nu ondan bağımsız olarak da anlam kargaşası olmadan tamamlayabileceğiniz şekilde kurguladım. Ufak tefek noktaları da elimden geldiğince açıkladım. Sevgiler.
KIŞ GÜNEŞİM by gunesveaygibi428
21 parts Ongoing
En can yakan yara, gönül yarasıymış meğer. Sevdiği kızın başkasıyla evlendiğini gören Yiğit Ali, yaşadığı yeri terk ederek Ankara'ya gider. Yıllar geçer ve Yiğit Ali, başarılı bir yüzbaşı olur. Fakat gönül yarası bir türlü geçmez. Tam her şeyden umudunu kesecekken, dünyalar güzeli Mihriban ile karşılaşır. Mihriban kardeşi Ege ile birlikte, değerli taş ticareti yapan Artem Volkov ve adamlarından kaçmaktadır. Volkov, taşlarını Mihriban'ın babasının çaldığını düşündüğü için onları aramaktadır. Kaçarken yolları Hakkari'ye düşer. Tevafuk bu ya, Yiğit Ali ve Mihriban karmaşık bir olayın içinde karşılaşırlar. Kader, onların kalplerinin iplerini kördüğüm ile birbirine bağlamıştır. Yiğit Ali'nin asla olmaz dediği şey olur ve Yiğit Ali, Mihriban'a aşık olur. (Tamamen kurgudur.) Derin bir nefes alıp verdim ve gözlerine baktım. "Yüzbaşı." Dedim. "Mihriban?" Dedi bana doğru eğilerek. Allah'tan masa küçük değildi. "Bak paramız yetmediği için öyle yaptık biliyorum yapmamamız gerekirdi bir daha yapmayız söz. Hem sizin aradığınız kadın da değilim ben. Rica ediyorum bizi bırakın gidelim." Dedim. Bu sefer kendimi iyi ifade ettiğimi düşünüyordum. Kendimden emin bir şekilde dik durdum. "Afedersiniz, yanlış anlaşılma olmuş. İsterseniz anı kalsın diye size hediyelik bir şeyler de verebiliriz Mihriban hanım." Dedi kollarını birbirine bağlayarak. Yüzünde anlam veremediğim bir gülümseme oluşmuştu. Ciddi olup olmadığını anlamaya çalışıyordum. Muhtemelen ciddidir dedim ve masadan destek alarak çabucak ayağa kalktım. "Hediyeye gerek yok iyi günler." Dedim ve hevesle kapıya doğru bir adım attım ki o an duyduğum yüksek ses yüzünden olduğum yerde kaldım. "Mihriban yerine otur!" Diye kükredi yüzbaşı. İşte bu ses tonu tam da binbaşı Özçelik'in sesine benziyordu. Hiç hoş değildi beni kandırması
You may also like
Slide 1 of 10
Şemsiye (Yarı Texting) cover
MAFYANIN KÜÇÜK TUTSAĞI cover
Wattpad'in Enleri cover
BAHAR (BERDEL&MAFYA)  cover
ATEŞ VE SU/TEXTİNG  cover
ASKERİM;)/TEXTİNG  cover
Güneş Tutulması (TAMAMLANDI) cover
Gecenin En Doğusu cover
KIŞ GÜNEŞİM cover
AHŞENA cover

Şemsiye (Yarı Texting)

70 parts Complete

0545 *** ** **: Hanımefendi şemsiyeniz bende kalmış Siz: Pardon tanıyamadım? 0545 *** ** **: Kader Ortağın 0545 *** ** **: Ruh Eşin 0545 *** ** **: ve şu andan itibaren biricik sevgilin