"Abimi,hastaneye götüreceğim!" dedim. Aşinası olmadığım,ama o günden beri işitmek istediğim ses konuştu. "Kime sordun?" Sert çehreyle ve öldürecekmiş gibi bakan gözlerle,tekrar buluşmak istiyor muydu gözlerim? Yavaşça arkamı döndüm. Kendimi tutamayacağım kesindi. "Size sormadığım kesin,Alparslan Ağa!" dediğimde alayla güldü. "İzin vermiyorum!" deyince öne doğru bir adım attım.Sanki gözleriyle beni öldürmek istiyordu! Yada herkese öyle bakıyordu? Nereden geliyordu bu cesaret?! "Berdeli kabul etmiyorum!" "Abine veda et!" dediğinde tek kaşımı kaldırıp "Kardeşine veda et!" dedim.