Kendi halinde hayatını yaşayan Jeongin aynı bir Güneş'ti. Parlak ve enerjik. Sert tavırlarıyla çevresine korku salan Hyunjin ise Ay. Karanlık ve bilinmeyen. _______________________ "Güneş ve Ay'ın efsanesini bilir misin?" Dedim gözlerimde akmaması için savaş verdiğim yaşlarımla onun siyahlarına bakarken. O da sessizce bana bakarken devam ettim. "Birbirlerini çok severlermiş. Aşıklarmış. Çok güzel bir hayatları varmış. Ama güzel olan her şeyde olduğu gibi onları kıskanan birileri varmış. Onları birbirlerinden ayırmak için küçük bir yalan atmışlar ortaya. Güneş Ay'ını kendine çekmek için en güzel şekilde parlamış. Ama Ay her seferinde ondan kaçmış. Olabildiğince uzak durmuş. Ama Güneş onu bırakmamış." Daha fazla kendimi kasmayı bırakmış ve sağ gözümden bir damla yaşın akmasına izin vermiştim. Harelerime değen siyahları gözyaşının aldığı yolu takip ederken gülümsedim. "Ay bir gün ona kendisinden artık uzak durması gerektiğini çünkü onu sevmediğini söylemiş. Güneş ise bunun üzerine 'Evrenin sonu gelene kadar seni seveceğim' demiş." Bir süre sustum ve sadece onu izledim. Sert ve duygusuz suratına dikkatlice baktım. "İşte ben de seni evrenin sonu gelene kadar seveceğim Hyunjin. Sen benim Ay'ımsın. Senin için her zaman parlayacağım bir Ay." Oturduğu yerden kalkıp hızla arkasını dönüp giderken tek yaptığım gözlerimden akan yaşlarla gidişini izlemekti. Senin için her zaman parlayacağım Hyunjin.All Rights Reserved