Sıkı yönetimin sert kurallarının uygulandığı bir zamanda, 1984 senesinin kasım ayında çıkmıştı karşıma. O yasakların ne olduğunu bile bilmeden girmişti hayatıma, ben ise zaten kuralların ehliydim. Bir kez bakmış ve bin kez yenilmiştim. Kapalı kapıların ardında, karanlığın içinde ve kimsenin bizi duyamayacağı yerlerde ne kadar yakınsak, kapılar açıldığında bir o kadar uzaktık birbirimizden. Peki bir ömür böyle geçer miydi?