Story cover for 'ɢöᴢʏᴀşɪ' by guzzyagmuruu
'ɢöᴢʏᴀşɪ'
  • Reads 153,887
  • Votes 3,922
  • Parts 40
  • Reads 153,887
  • Votes 3,922
  • Parts 40
Complete, First published Jul 05, 2021
"Sana benimsin demedim mi?" Ondan uzaklaşmaya çalıştım ama izin vermiyordu beni kendine daha çok yaklaştırıp gözlerini, gözlerime dikti. "Artık bir daha benden kaçmayacaksın Gökçe yoksa seni değil ama aileni öldürürüm duydun mu? Hiç acımam!" diyerek kolumdan tutarak beni sürüklemeye başladı. "Bırak beni! Lütfen! Bırak beni!" "Sus artık sus sana SEN BENİMSİN diyorum anlamıyor musun?" 

Elinde ki silahı beline sokmaya çalışıyordu ben de ondan önce davranıp silahı elime aldım mafya bozuntusu şaşırmıştı silahı ona doğrulttum üzerime doğru geliyordu. "Gelme vururum bak yaklaşma." O beni hiç duymuyor üstüme gelmeye devam ediyordu ben de ondan kaçmıyor silahı ona doğru tutuyordum yanıma yaklaşıp silahı kalbine doğru koydu ne yapıyordu bu manyak herif? Kaşlarını kaldırdı. "Vursana hadi neyi bekliyorsun? Benden kurtulabilmen için tek şansın var güzelim o da beni öldürmek."

𝐺ö𝑘ç𝑒 Ö𝑧𝑑𝑒𝑚𝑖𝑟 & 𝐺ö𝑘𝑡𝑢ğ Ö𝑧𝑘𝑎𝑦𝑎
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add 'ɢöᴢʏᴀşɪ' to your library and receive updates
or
#42korku
Content Guidelines
You may also like
İmdat! Evimde 'Psikopat' Var! by Alone_dark
24 parts Ongoing
"Sen kimsin?!" Şaşkınlığımı üzerimden atıp, sonunda konuştum. Küçük adımlarla masaya doğru ilerledim. Karşımdaki her ne kadar sarhoş ve ayakta duramayan biri olsa da vazoyu arkamda saklamaya devam ettim. Ne olur, ne olmaz. "Bak. Git Merte söyle, gerçekten havamda değilim!" İşaret parmağını bana doğru salladıktan sonra koltuğa daha da yayıldı. Ne yapacağımı şaşırıp yutkundum. Acaba Selim amcayı çağırmalı mıyım? Gitmediğimi fark etmiş gibi, yeniden bana döndü. "Allah belanı versin Mert!" diyerek ayağa kalktı. Boyu ne kadar da uzun! "Para mı istiyorsun?!" Kaşlarımı çatmış bir şekilde yüzüne bakıyordum. Bu ne şimdi? Şaka filan mı?! Acaba Büşranın saçma şakalarından biri mi? "Tamam," Elini cebine salıp, büyük miktarda parayı bana uzattı. "Al ve git. Merte de benimle yattığını söylersin olur biter." Mert? Yatmak? Para? Ne anlama geldiğini anladığım an yüzümü buruşturdum. Parayı almadığımı görüp masaya bıraktı. Ardından koltuğa oturup, kafasını arkaya attı. Ve gözlerini yumdu. ❀ Gösterdiği yere doğru ilerleyip yanına oturdum. Galiba oturmamı beklemiyordu ki garip bir şekilde yüzüme baktı. "Ama artık yanında ailen yok. Ben varım." Elini saçlarımda gezdirdi. "Söylediğim gibi bana alışsan iyi edersin." dedi tekrar gülümseyerek. ❀❀ "Ne bakıyorsun?" dedim kaşlarımı çatarak. "Farkettiysen eğer şu an karşımda üstün çıplak duruyorsun. Denizde olmadığımıza göre? Ee? Biri girse yalnış anlayacak. Çekil önümden." Hala karşımda dikilirken gözlerimi devirdim. Ne zaman olduğunu anlaya bilmediğim bir zamanda üzerime eğilerek ellerini koltuğun kenarına yerleştirdi. "Senin olana bakmanda bir problem göremiyorum." daha da eğilirken gözleri gözlerimi buldu. "Benim olana bakmamda da." fısıldar gibi konuşup gözlerini gözlerimden çekerek üzerimde gezdirdi.
You may also like
Slide 1 of 10
• KALP ATIŞI• cover
MARİN cover
BERDEL cover
İmdat! Evimde 'Psikopat' Var! cover
Sadece Bebek İçin ( Kitap Oldu ) cover
LOYA (Tamamlandı) cover
HAZNEDAR KRALLIĞI  cover
Masumiyetin Sonu  (La fine dell'innocenza)  cover
Babamın Patronu (daddyissues) +18 cover
RUHUN YANMASI +18 (KİTAP OLDU) cover

• KALP ATIŞI•

28 parts Ongoing

DÜZENLENİYOR "Aşk bazen bir dokunuşta değil, kalp ritminde başlar..." Nazlı... Aldatılmış, yalnız bırakılmış ama asla teslim olmamış genç bir kadın. Karnında taşıdığı minik kalple yeni bir hayata doğru yola çıkarken, geçmişin izlerini ve geleceğin belirsizliğini Hakkâri dağlarında göğüslemeye hazır. Savaş... Adı gibi sert, bakışları gibi soğuk bir asker. Kimseye açmadığı kalbini, bir kadının sessiz gücüne ve doğmamış bir bebeğin tekmesine kaptıracağını nereden bilsin? Bir karargâh... Sessizlikle büyüyen bir bağ, söylenmeyen cümleler, dokunulmayan duygular... Ve o kalp atışı... Sadece bir bebeğin değil, kırık bir adamla yaralı bir kadının da yeniden başlamasının sesi. Bu hikâyede kan bağı yok... Ama can bağı her şeyin üstünde.