Bilmek anlamaya yetmiyordu. Sen beni anlamak için kaderin ördüğü ağı paramparça ettin bize başka kader çizdin. Sonu yine aynı olsa da sen bizi hayatın kırbaçlarından korumak için çok yollar denedin. Çaresizce bağlanan bileklerimiz birbirinden ayrılmaz oldu. Çözülmesin diye düğümler attık, bilemedik bir bıçak darbesi ile çözüleceğini o düğümün. Savrulduk, dağıldık, kırıldık, dönüp dolaşıp kendimizi birbirimize kelepçeledik. Anahtarını yakıp kül ettik. Küllerini rüzgarda savurduk, denizlerin karanlık sularına bıraktık. Şimdi kader yine yazdı kitabını, bizi yaşatmak zorunda bıraktı. Ölmek artık bir seçenek olmadı, yaşatmak için yaşar olduk.
17 parts